Eski SessizBilgi - - - - - Yeni SessizBilgi
Alt Limit:
Kaç tane -->

sevmedigimiz isler yapmak


Bir çok ruhsal öğreti sevmediğimiz şeyleri yapmamayı önerir. Hemen oradan uzaklaşmamız gerektiğini hayatımızı hep severek yaptığımız şeylerle geçirmemizi tavsiye eder.


Peki bu durumu savaşçılık açısından nasıl değerlendirebiliriz? Sevmediğimiz işlerden uzak durmalı mıyız, yoksa sevmediğimiz işleri de rahatlıkla yapabilmeli miyiz?


Kendi deneyimlerimden yola çıkarsam baştan sevmediğim şeyleri ne yapacağım ki diye bir tavır alırken zamanla kendimi önemsemem azaldıkça sevmediğim işleri de yapabildiğimi hatta bunların benim neşeme, sevincime engel olmadığını farkettim. Başlarda biraz şikayet ediyor insan ama, sonra kendini kaptırmadan yapabiliyor işi ne olursa olsun.


Tabi bir de sindirilmişlik var. Çaresizliği kabullenip sevmediğin işe razı olma durumları. Ayrımı iyi yapmak gerekir.



bir işi yapmayı seven ya da sevmeyen şey ne? başka bir deyişle, "ben" bu işi yapmayı seviyorum-sevmiyorum, derken kastettiğimiz "ben"e bakmak lazım. bu "ben" gerçekten var mı, yoksa bir kurgu, alışkanlık filan mı?


bir de şu var, hep "sevdiğin" işleri yaparsan, hep "hoş" olmayan, "istenmeyen" durumlardan kaçınırsan kendi izini nasıl süreceksin? don juan'ın dediği gibi, kibrin üstesinden nezaketle gelinmez...



Hep sevdiğimiz işleri yapmak enerji kazandırmıyor mu yani? Sevmediğimiz işleri yapmakla, yapmamak arasındaki dengeyi nasıl kurabiliriz? Çoğu insan işinden memnun değil ama maddi açıdan risk almaktan çekindikleri için işlerini bırakamıyorlar. Bu durumdaki kişiler için enerjinin durumu nedir?



Zamurito her zamanki gibi gayet güzel ifade etmiş :) - takipçinim-

sevmediğimiz işler bize harika iz sürme olanakları veriyor, niye sevmediğimiz, neyi kabullenemediğimiz hakkında.

Çalışmak ve hayati zorunluluklar arasında bir seçim yapmak gerek, hem çalışmaktan hoşlanmayıp hem parasız olmaktan şikayet etmek gibi bir durum söz konusu bile değil, seçimlerimizin sorumluluğunu alıp, mevcut koşullar içinde akışkan olmak ideal bir çözüm gibi duruyor.



O zaman şöyle diyebilir miyiz? Sevmediğimiz iş'te çalışmak önemli değil, önemli olan bu durumu değerlendirebilmek?



kimse sevip sevmediği bi işte çalışmaz, bir iş bulur, onu ya sever ya da sevmez, işini sevmek dangalaklıktır sevmemek zavallılık... çalışmak yorar.

ben'ini eğitmek için sevmediğin iş mi kaldı yani en son?


önemli olan ilişkiler ağı içindeki duruş; iş olur, aile olur, okul olur, arkadaş çevresi olur, bi ormanda kaybolmak olur, denizin altında ayağına kramp girmek olur, olur da olur.



Sevmediğim işi nasıl değerlendirebilirim. HEr gün kurtulmak isterim, kaçmak isterim. Böyle bir duygu içinde enerjim tükenecektir, ama yani rol mi yapayım? Seviyormuş gibi mi yapayım. Lütfen daha somut öneriler alayım. Tabii eğer bu durumdaysanız ve uyguladığınız bir reçete varsa?



her gün kurtulmak istiyorsan oradan acilen kaçma hissi duyuyorsan, o işi yapmak veya devam etmek için yeterli sebebin yoktur, bırak gitsin :)

ben işimi sevmiyorum, ama beni orada tutan sebeplerimi biliyorum, işimin dayanılmaz olduğu zamanlar için uyguladığım şeyler var ama bu reçete şeklinde değil, duruma-bana-olaya bağlı



Praksis'in yaklaşımını tam anlayamadım.İşini sevmiyor ama bilinçli bir şekilde bu sevmeme durumunun sebebinin izini sürüyorsa bu zavallılık mıdır?


Çalışmak yorar, ama aile de yorar, ormanda kaybolmak da yorar. "Ben'ini eğitmek için sevmediğin iş mi kaldı yani en son?" dememek lazım. Çünkü o zaman bu soruyu herşey için sorabilir insan. Benini eğitmek için aile mi kaldı en son, denizde kramp mı kaldı en son gibi. Her şey kullanılmalı. En sona en başa bakmadan. O anda neyle ilgiliysen o. Başlıkta konu iş olduğuna göre yaptığımız işleri nasıl kullanacağımızı konuşmalıyız, bu mu kaldı demeden. Ayrıca şunu bilirim şunu söylerim, konu ne olursa olsun ister iş, ister aile, ister okul sevmediğin durumlar çok öğreticidir. Sevmediğimiz durumlara iyi bakmalıyız.



Evet. Ayrıca bir işi sevip sevmemek nedir onu da düşünmeliyiz. önemli olan ne yaptığımız değil nasıl yaptığımızdır.


Belki bazen sırf iş olsun diye sevmediğimiz bir iş bulup çalışmalıyız. Ne dersiniz dostlar?



Bir çok öğreti çömezin burnunu sürtüp kibrini törpülemek için sevmediği - aslında layık olmadığını düşündüğü işleri yaptırır.

Kişi sevmediği işi - sevmediğini bile bile bir tür özdisiplinle yaparsa, bundan bir çıkar beklentisi olacağı sadece sevmediği bir işi yapmış olur



Sessizbilgi Listele - - - - - Yeni Siteye Dön