Eski SessizBilgi - - - - - Yeni SessizBilgi
Alt Limit:
Kaç tane -->

spiritualizm


Bu konulara en çok karışan şey bildiğiniz gibi spiritüalizm. Bazıları iki konuyu bir birine çok yakın görürken bazıları çok uzak görüyor. Ben mesela uzak görenlerdenim. Castaneda ve spiritüalizm bana göre kökten ayrılar.


Ama merak ettiğim bir şey var, yakın görenler neye dayanarak yakın görüyorlar veya nasıl bağdaştırıyorlar. Veya nasıl birlikte yorumlayabiliyorlar?



Bu sanırım bakış açısına bağlı. Castaneda öğretisinde ruh var mı yok mu meselesi? Eğer varsa (ben başta öyle düşünüyordum ve epeyi de yakınlıklar buluyordum - aslında yakınlıklar halen yerinde duruyor ama *) spiritüalizme yakın demektir. Hayır ruh yoktur gözü ile bakılırsa o zaman spiritüalizm de yoktur haliyle.


* = Şu andaki düşüncem ise; Castaneda öğretisini diğer şaman öğretilerinden taraftar toplamak yerine (ki o şaman öğretileri de zaten çok yaygın ve kalabalık değildi/dir) farklı bir kesime hitap etmek ve yaygınlaştırmak için o dönemde oldukça yaygın olan agnostik ve septik entelektüellere yöneldi. Hiçbir şaman öğretisinde olmadığı kadar çok detay ve kavram ortaya atarak onlara entelektüel açıklamalar sıraladı. Böylece hem agnostik ve septiklere hitap eden hem de doğrudan başka köklere bağlı olmayan bir öğreti ortaya çıktı, kısaca şamanların spiritüalizm ile olan yakınlığını yok etti. Zaten aslında Castanedanın bahsettiği "şaman" değildir.



Bende böyle akıcı, entellektüel bir bakış açısı ile cümleler kurmak istiyorum. Eğitin beni :)



Tonalin zayıf. kah kah kah



Hay ben şu tonal ın belasına zorla sahip olayım :D

not: zincirleme isim tamlaması var.:D



kastaneda Agnostiklere ilac gibi geldi diyebilirmiyiz?



Valla paşam, kestaneda olsun ya da başka birşey olsun, pek güzel pek keyifli okuması denemesi, pauylaşması. ama bir yerden sonra kitapmı yoksa kendi kütüphanenmi bilmiyor insan:D ama ne yalan söyliyim, böyle hepimiz kardeşiz barış, mutluluk haydi götümüze pamukçuk sokup şükrelerim gibi hikayeler oldum olası hep fakir edebiyatı olarak gelmiştir:D


Yemek yemek istiyorsan çalışıp yemeğini kazanıcaksın. Kestaneda serisinde ve benzeri nicelerinde özetle bunu demiş, daha ne desin. git adam olda eve ekmek getir işte. Gerçekçi olmak her zaman büyüdür işte:)



Sanirsam yannis anlasildim :)) ama ossun .



Büyücü olmak çalışmadan eve ekmek getirmek değil mi? Diğerini zaten herkes beceriyor, yok herkes büyücü diyorsanız mesele yok!



Kelimler herşeyi söyleme gücünü elinde tutuyor olsaydı ne sessiz bilgi nede sessiz bilgi adı altında site kurucusu var olurdu. Söylenen kelimelerin içini görmek istememek ekmekten karnı doymuş demek olsa gerek.:)



Akiye katılıyorum. Çalışıp eve ekmek getirmeyi herkes yapıyor. Bu sıradan insanın yaşamı zaten. Saatlerce, günlerce, gece gündüz çalışıp "neden çalışıyorsun" diye sorulduğunda "eve ekmek götürmek için abi" demesi.


Büyücüysen ekmek sana gelir zaten, çalışmanı beklemez.


Gerçekcilik, köleliğe boyun eğmek değildir.



Genel bir açıklama yapma ihtiyacı duymuşum bak hele:D


Çalışıp evine ekmek getirmek bir deyim olduğunu veya bir üstü kapalı söz olduğunu anlayanlar ile dolu olduğunu düşündüğümden böyle zırvalamışım demek ki. Ama sanırım burda ki çoğu kişide olduğu gibi ortak dilde mi konuşmak gerekir bilemiyorum ama, bahsettiğim ekmek+çalışma durumu gayet basitti. Eğer buraya cevap yazma niyeti taşımakta iseniz, bilgisayarınızı veya yazabileceğiniz başka bir aleti kullanarak bu niyeti eyleme geçirirsiniz. Fakat amacınız, bu sitede yazı yazmak değil biraz paylaşım biraz da yeni bilgi edinebilmek ise, gene yazı yazma eylemini kullanırsınız. Benim bahsettiğim kısmı zaten eylemsel kısmı idi, istemek kısmı tamamı ile keskin niyetten gelmekte idi. Çok basit bir kanun vardır takdir edersiniz ki... Uçmak isterseniz uçmayı öğrenirsiniz, ister daha önce bildiğiniz bir uçma güdüsünü canlandırmak olsun, isterseniz sıfırdan öğrenmek olsun. Eninde sonunda istediğiniz şey uçmaktır. Ben niyet veya bir diğer adı ile istemek konusunu dile getirmenin ne denli saçma bir hadise olduğunu söylemekteyim. Niyet zaten kişinin kendi özü ile yaptığı bir anlaşmadır, fakat bu anlaşmayı ver gülüm al gülüm olarak adlandıranlar varsa bilemem.


Tabii genel olarak sitedeki bir çok kişide kendince haklı ne de olsa aradığınız veya hareket içinde devindiğiniz durumun bir amaç ya da istek olup olmadığını sorgulama haliniz zaten içinizden öz niyetinizden gelen bir hal olmadığında açığa çıkmakta.


Konu uzarda uzar bende sçmaladıkça saçmalarım. Özetle ve gene özetle... ekmek almak isteyen bunun için çalışır, isterse keskin niyetini istencine çekerekten hareketi devindirir, isterse bunu bir başkasının devindirdiği hareket içinde isteklerini yaparak (çırak) öğrenerek kazanır. Önemli olan hayatta kalmak ise bunu nasıl yaptığının bir önemi yoktur. Kendisine savaşçı, büyücü, görücü isimleri takan kimseler otada ekmeği görmediği sürece en baştan ölmüş demektir. Ekmek burda sadece herkesin bildiği ve oldukça eski zamanlardan beri kullanılan bir somut benzetmedir.


Adı sessiz bilgi olan bir yerde bir sürü ciddi ve ben hayatımı buna adadım şeklinde duran insanlar olabilir, o insanlar ile her gün sokaklarda karşılaşıp, isim verilemeyen derin bakışmalar yaşanabilir. Bunların önemi herkese göre farklıdır. Bahsettiğim şey haytta kalmak ise, yoktur buna bir kural demekteyimdir. Niyet harekete geçirilir, bir dostun sana ekmeğini getirir verir eline, niyetin harekete geçirilmesi en başında istek ile olur, para karşılığı çalışmaktan kastım yoktu...


Bu arada bu kadar uzatıpda bu kadar amatörce cümleler kurduğum için kusurumu maruz görmeyin. :D



maruz değil mazur olacakmış:D lanet olsun beahh, anma açıkladım:D:D:D



İşin "Amelelik" ve "Fırın" kısmını bir tarafa bırakarak konuya dönmekte yarar var. Esas konu ile ilgili (Castaneda - Spiritüalizm) kimse bir yorum/açıklama getirmedi.


Bu arada ben "büyücü" ve "şaman" deyince neyi anladığımı da söyliyeyim ki işler daha da karışmasın.

* Büyücü, "hayatın doğal akışını bilinçli olarak değiştirebilen" kişidir. Yani, doğal gidiş değiştirilmiyorsa ortada büyü de yoktur. Benim için Jung'sal psikoanalitik tedavilerin büyücülükle alakası yoktur.

* Şaman, "Dünyalar arasında seyahat ederek, üst veya alt dünyadaki ruhtan aldığı bilgilerle, bu dünyadaki ruhlara yardım eden" kişidir. Eğer şaman bu üç önermenin tamanına sahip değilse benim görüşüme göre o şaman değildir.

1- Ruhun varlığına inanmak

2- İnsanlara yardım etmek

3- Dünyalar Arasında Seyahat edebilmek

Bunlar dışındaki ekstralar her zaman kabul edilir :-)



Benim takıldığım bir başka konu var, ana başlıktan kopmamak niyeti ile.


Neden Castaneda-spiritualizm de, insan-spiritualizm değil? Tabii bu insan olgusu, DJ' nın betimlediği insan olmakta...



Oo entellektüel cümle kurmada epey ilerlemişsiniz. Çabuk öğreniyorsunuz.


Peki neden öyle değil de böyle? Sizin cevabınız nedir?



Bu bir eleştiri değildi, sor cümlesiydi.


Bana göre kişi olarak bir duruma bakıp, bir kişinin kendi bakış açısını tartşmaya sunup, anlamaya çalışmak oldukça saçma geliyor. Fakat castaneda-spirituallik adı altında açılmasının özünde ki sebebi, insanların castaneda ile ilgilenen kısmın %50 sinin kendisini yol gösterici, bir mesih olarak görüyor olmalarından kaynaklı olsa gerek. Ben böyledir veya değildir diye bir yargı cümlesi kurmuyorum. Sadece neden kişi betimlemesi yapılıp da genel olan hal üzerine soru sorulmamakta. Tabii ki, burda olsun, kitaplarda olsun. Konuşulan yazılan şeylerin, bir anlamı veya bir önemi olduğunu kabul etmekteyseniz.


Ben şimdiden bahsediyorum ve Karga ya soruyorum bu soruyu, castanedanın öğretileri iyidir kötüdür gibi bir tartışma açmıyorum, varsa fanları zaten yazı yazmamalarını rica etmekteyim.


İnanılmaz sınırlılık içersinde devinen bir giz varken, anlam veremiyorum hala ve hala neden bir kelimelerin doğru veya yanlış söylendiğinin tartışıldığını, bir frp kitabı gibi görüp keyifle okumak ayrı, bir din kitabı gibi görüp (kendimce) kendini köleleştirmek ayrı, diye düşünmekteyim sevgili Karga, fakat sorumada cevap bekliyorum, yada bana sorduğun soruyo.



Bence alt yapı meselesi. İnsanlar castaneda ile tanışmadan önce spiritüalist bir alt yapıya ve entellektüel bilgiye sahipse bütün her şeyi ona göre yorumluyorlar. Eğer tasavvuf konusunda biraz bilgiliyse bu sefer de gördükleri her şeyi o eski alt yapılarına göre yorumluyorlar.


Oysa "görmek" demek , eski bilgilerinize göre yorumlamamak demektir.


Bu çelişkili durumu belirtmek için castaneda ve insan demedim de castaneda ve spiritüalizm dedim. Çünkü castaneda insan durumunda bir çelişki yok. (Umarım sorunuzun cevabınızı da almışsınızdır bu arada)



Aldım cevabı güzel aldımda, sizi bizi bıraksak:) birde beni pek enterese etmiyor bu gibi şeyler. Ben öyle yürüyorum boşver:) adı ne olursa olsun kabul diyeyim, yeterki öğreti möğreti şeyleri bana daha fazla öğretilmeye çalışılmasın.


Bu arada teşekkür ederim kendi adıma. Kargalarıda hiç sevmem gidip gelip pike yaparlar, ama konu dışı tabii:D



Eyvallah, sizi bizi ben de sevmezdim zaten.


ben de onu diyorum işte. Alt yapı spiritüalist öğreti şeklinde olunca castanedayı da bu öğretiler grubuna sokuyorlar. Oysa öğreti falan değil.


sonra bir bakmışsın dinleştirenler, gurular, bilmem ne eğitimi verenler, günlük gecelik şifa gönderenler, hatta kendini nagual sananlara kadar mantar gibi çıkıyorlar.



Varsın sansın, varsın mantar çorbası ile midemizi şenlendirelim. Tüm bunlardan bizene, herkes istediği rüyasını yaşamakta özgür. Tabii bu cümleyi kurarak seninde eleştirinin yanlış olduğunu söylüyorum. bende başka bir hıyarımda önemi yok:) Öyle ya da böyle, hepimiz aynı gizin efendileri, çobanları ve koyunlarıyız. ne denirse densin. yürümek ciğerleri besler:D



Sansın, bana ne. Ben sanmasına bir şey demiyorum ki, olan bir durumu söylüyorum sadece. yoksa kimseye gidip de vay efendim sen böyle sanıyormuşsun falan dediğim yok yani.


ama bak sen bile şikayetçisin öğreti möğreti ayağına bana daha fazla şeyler öğretilmesin diye.



:) Karga, şurda yazdığım tüm mesajları kişisel olarak alıp çevirmeyi o kadar güzel başarıyorsun ki sana çok özeniyorum. :)


Şu an ki mesaj, sana kişisel mesaj; çoğul söylemişim zaten her mesajlarımı, burda veya başka başlık altında, sadece zapata ile yakın düşüncelerde olanlarında katılacağını düşünerek yazmışım. Sonuçta harflerden oluşan kelime öbekleri burda olan tüm şey.:)


Bu arada evet şikayetçiyim de, rahatsızlık vermediğinden anca, bu gibi yazılar ile karşılaştığımda anımsıyorum şikayetçi olduğumu:)


şu yazı takıldı alt kısımda, ve tabii kod sanırım:)

hediyem olsun sana:): a blockquote code em strong ul ol li img.



Bak daha önce entellektüel cümleler kurmaya özeniyordun iki günde öğrendin. Kişisel mesaj yazmayı ise aynı özendiğin mesaj içinde öğrenmişsin. :)) Harikasın.


(hediyen için teşekkürler)



Karga; Cıx ben seni sevmiyorum. Saygı da duymuyorum ama hoşuma gidiyor iğnelemen:D



Seveceksin... nıhahah.. Sen de seveceksin..



Sessizbilgi Listele - - - - - Yeni Siteye Dön