Eski SessizBilgi - - - - - Yeni SessizBilgi
Alt Limit:
Kaç tane -->

ikinci bolum 10


Guido Miconi’nin evine yaptığım son ziyarette Mercedes Peralta da benimle birlikte geldi. Kasabaya dönmek üzere olduğumuz bir sırada Roraima elimden tutarak beni kamış çitinin ardındaki dar bir patikadan avize ağaçlarının çevrelediği bir açıklığa götürdü. Ağaçların dik duran beyaz çiçekleri bana sunak üzerindeki mumları anımsattı. Roraima köşeleri çatal çubuklara tutunan ince ve kuru dallardan oluşmuş bir çatı ile örtülmüş bir ekili alanı göstererek “Beğendin mi?” diye sordu.


Tüysü havuç sürgünlerin, küçük kalp şeklindeki marul yaprakların, kıvrık dantele benzeyen maydanozların örttüğü zemini inceleyerek “Bir bebeğin sebze bahçesine benziyor” diye seslendim.


Roraima ışık saçan bir gülümsemeyle yandaki sürülü alan boyunca bir aşağı bir yukarı yürüdü. Uzun eteğine kuru yapraklar ve dal parçaları takılmıştı. Bir marul, bir turp veya bir karnabahar ekeceği noktaları her gösterdiğinde, ağzı ruhani bir gülümseme ile yayılıyor ve alçalmış olan öğleden sonra güneşinin etkisiyle keskin gözleri yarı kapalı gözkapakları arasından parlıyordu.


“Biliyorum ki neyim varsa bir cadının müdahalesi sayesindedir. Benim tek özelliğim bunu bilmemdir.” diye seslendi aniden. Ne demek istediğini kavramaya vakit kalmadan sevgiyle kollarını açarak bana doğru yaklaştı. “Umarım bizi unutmazsın” diyerek beni cipime yöneltti.


Ön koltukta oturan Mercedes Peralta başını enseliğe dayamış derin bir uykudaydı. Üst pencerelerden birinden dışarı sarkan Guido Miconi’nin el sallayışı bir vedadan çok bir karşılama hareketine benziyordu.


* * *


Curmina’ya varmadan hemen önce Mercedes Peralta kımıldadı. Sesli bir esneyişten sonra dikkatsizce dışarı baktı. “Guido Miconi’ye gerçekten ne olduğunu biliyor musun?” diye sordu.


“Hayır” dedim. “Tek bildiğim hem Roraima’nın hem de Miconi’nin bir cadının müdahalesinden söz ettikleri”. Dona Mercedes kıkırdadı. “Elbette ki bir cadının müdahalesiydi” dedi. “Candelaria sana daha önce demişti ki cadılar müdahale ettiklerinde gölgeleri ile bunu yaptıkları söylenir. Candelaria babası ile bir bağ, bir bağlantı kurdu. Ona bir rüya yaşattı. Bir cadı olduğundan, şans çarkını harekete geçirdi.


Victor Julio da bir bağ kurmuştu, o da şans çarkını harekete geçirdi. Octavio Cantu’nun rüyası Miconi’nin rüyası gibi hem gerçek hem de gerçek değil. Victor Julio büyücü olmadığından Octavio Cantu’nun rüyası Miconi’ninkine oranla daha uzun ve daha acı vericidir” dedi.


“Candelaria nasıl müdahale etti?”


“Bazı çocuklar bir şeyi uzun süre büyük ihtirasla arzulamak gücüne sahiptir” diye açıkladı. Kendini koltuğuna yerleştirdi ve gözlerini kapadı.


“Candelaria böyle bir çocuktu. Böyle doğmuştu. Babasının kalmasını niyet etti ve bu niyette en ufak bir şüphe kırıntısı bile yoktu. Bu odaklanmaya, bu kararlılığa cadılar ‘cadının gölgesi’ adını verirler. Miconi’nin ayrılmasına engel olan bu gölgeydi” diye devam etti.


Yolun geri kalanında sessiz kaldık. Söylediklerini hazmetmek istiyordum. Eve girmeden önce ona son bir soru sordum.


“Nasıl oldu da Miconi bu derece ayrıntılı bir rüya gördü?”.


Dona Mercedes “Miconi ayrılmayı aslında hiç istemedi. Bu durum, Candelaria’nın sarsılmaz isteğine bir geçit sağladı. Rüyanın ayrıntılarına gelince; orası, cadının müdahalesinden bağımsızdır: Miconi’nin hayal gücünden kaynaklandı” dedi.



Sessizbilgi Listele - - - - - Yeni Siteye Dön