Eski SessizBilgi - - - - - Yeni SessizBilgi
Alt Limit:
Kaç tane -->

bir avci olmak


Don Juan, Castaneda yı suçlarcasına, onun hiç değişmediğini söyler. Castaneda ise bunun olanaksızlığını ve bunun ona ters geldiğini belirtse de Don Juan, sadece düşünmenin yetmeyeceğini belirtir, Castaneda bu konuda başarısız olsa da bitkilerin kullanımı konusunda bilgi edinmeyi istediğini belirtir. Don Juan tek başına (Mescalito yu) öğrenmenin niyetinin yetmeyeceğini, öğrenmenin ciddi bir uğraş olduğunu söyler.

Don Juan akşama doğru ona bir problem sunar. Oturdukları kapının önünde, onu mutlu edecek, tekin bir yer bir nokta bulmasını ister. Castaneda bütün gece yuvarlanır, sanki koyu renkli zeminin yer değiştirmekte olduğunu düşünür. Sonunda renk değişimlerini sezdiği bir noktada yorgun düşerek uyuklar. Don Juan, tebrik eder onu, doğru noktayı bulmakla kalmayıp, onun karşıtı olumsuz noktayı da bulduğunu söyler.

Sabah çöldeki çalılığa gittiklerinde; doğru noktayı bulabilmenin önemi üzerine bahseder. Bir keresinde dinlenmek için bir tepede oturduğunda keyfini kaçmış olduğunu, öfkelenmenin nedeninin düşman bir yerde oturması olduğunu belirtmiş. Hatta küçük karga seni uyarmıştı, o bir Yoraydı der. Bir daha oraya gitmemesini onerir.

Doğru yeri bulma yönteminin kısık gözlerle, şaşı gibi bakmak olduğunu söyler. Kendisinin de bu yöntemi kullanarak bulduğuna inanır.

Don Juan, mükemmelleşmenin yıllar aldığını, gözlerin aynı imgeyi ayrı ayrı görecek şekilde azar azar zorlanmasından ibaret olduğunu söyler. İmgenin değiştirilmemesi, dünyanın çift olarak algılanmasına bağlıymış, bu çift anlayışı insana; gözlerinin normal de sezgileyemeceği bir görebilmesi yetisi verdiğini açıklar. Sora beraber çalılıklarda denerler, Don Juan ın bir nokataya bakmayan bakışı, bir hayvanın fıldır fıldır gözlerini anımsatır Castaneda ya.

Gözlerini herhangi bir noktaya odaklanmadan 1 saat yürüler, sezebildiği imgeleri ayırmasını ister Don Juan. 1 saat daha geçer ve dinlenmek için uygun yeri bulup bulamayacağını sorar… Bilemediğini belirtir Castaneda

Don Juan, kısa kısa bakışların, insana olağandışı manzaraları görebilmeye yol açtığını ekler. Aslında görmek gibi değil duyguya benzerler der. Dinlenebilmeyi düşünerek baktığında bir ağaca ya da bir kayaya, gözlerin onun uygun olup olmadığını söyler. Castaneda dener ama, soylemedi der:)

Castaneda bir an ışığı yansıtan bir çakıl olduğunu sandığı bir imge yakalar. Çalılıklarda bir ışık gibi. Don Juan, güler “istersen fil görmüş ol. Önemli olan nasıl duyumsadığındır” der. Castaneda bir şey hissetmedini söyler, Don Juan kendisi başka bir yere oturur, Castaneda ise kendi bulduğu yere dinlenirler.

Castaneda kendisine gülen Don Juan a sinirlenerek, bir oyuncak gibi odlunu düşünür. O anda Don Juan aniden delikanlı gibi koşarak onu sürükler ve yanlış yerde olduğunu belirtir.

Tekrar yer arayışı devam eder, gevşeyemediği için bulamadığını düşünür Castaneda, kızgınlık duygusu geçmiştir ama bayılmak uzeredir. Sonunda Don Juan bir kayalık gösterir, dinlenmek için. “Gözlerinin layıkıyla eğitilmesi zaman alır” tasalanmamasını ister. Anlamadığı şey yüzünden neden tasalanacağını düşünür.

“Bu işin püf noktası gözlerle duyumsayabileceğindir” der, sorununun duyumsayabileceği bilmemesi olduğunu alıştırmalarla olabileceğini söyler. Castaneda açıklamasını istese de bunu anlatılamayacağını yalnızca duyumsana bileceğini belirtir. Yinede yöntem sunar; “İki imgeyi birbirinden ayırıp da her bir şeyi iki gördüğün an, dikkatini o iki imgenin arasında ki alana odaklamalısın”.

Geçen bir sessizlikten sonra Don Juan, onun avcılıktan anladığını, bitkilerden söz etmeyip, o halde onu öğrenmesi gerektiğini söyler.

Don Juan, Castaneda ya çıngıraklı yılanlara ilişkin bilgiler vermeye başlar. Sözlerini bir yılanı yakalayıp, ustalıkla kesip kızartır ve yerler. Castaneda içi bulansa da yutmakda zorlansa da lezzetli bulur…

Notlarına dönen Castaneda, sayfalar dolusu notlar alır, yılanların dünyasına ilişkin. Don Juan, “Avcı tinin geri dödü, bakıyorum” der. Yakayı ele vermiş olduğunu söyler.

“Bir avcı olmak, insanın pek çok şeyi bilmesi anlamına gelir. O insanın dünyayı farklı biçimlerde görebildiği anlamına gelir. Bir avcı olabilmesi için insanın her bir şeyde yetkin bi uyum içinde olması gerek…” Örnek verir; bugun bir yılan yakaladıklarını, o yılandan onun yaşamına son verdiği için özür dilediğini, kendi yaşamına da bir gün bu şekilde son verileceğini bildiğinden, bunu yapmış olduğunu açıklamıştır yılana. “Yani netice de, bizim yılandan farkımız yok” der.

Don Juan, Castaneda da avcılık yeteneği olduğunu “..olaki bir avcı olmak için yaşam biçimini değiştirmeyi göze alabilirsin sen” der. Don Juan, bu dünyada ki iyi ve kötü noktaları biraz çabayla bulgulayabileceğini, belli renkleri ayırd edebilecek duruma gelebileceğini söyler. Bu fikri romantik bulan Castaneda, saçmalık olduğunu da belirtince, Don Juan; sevmesinin gerekmediği, bu konuda yetenekli olduğunu ve yapması gerektiğini belirtir.

Don Juan avcılık üzerine anlatır; avcılar sıkı kişiler olduğunu, işlerini şansa bırakamayacaklarını belirtir. Farklı şekilde yaşarlar. “Tutunabileceğin bir şey yoktu. Ama şimdi durum farklı. O eski avcı tinini geri getirelim artık, onun sayesinde değişirsin belki” der.

Castaneda nın kafası iyice karışır, avcı olmak değil, bitkileri öğrenmek için gelmiştir. Oysa şimdi onu isteyiğ istemediğini bilmemektedir. Don Juan bunu güzel bulur, ne istediğini bilmiyorsa şayet, alçakgönüllü olmasını ister.

“Bir avcıyım ben. Pek azdır şansa bıraktığım şey. Belki de sana avcı olmayı öğrendiğimi açıklamam gerek. Ben bu biçimde yaşıyor değildim. Yaşamımın bir noktasında değişmek zorunda kaldım” diyerek kendisine tüm bunları birisinin öğretini, onun da ona öğretebileceğini, kılavuzluk edeceğini söyler.

“Avcıların hepsi güçlü insanlardı. Zaten, o zamanlar yaşamın zorluklarına göğüs gerebilmesi için güçlü olması şarttı bir avcının”

Castaneda hangi zamandan söz ettiğini sorar. “Bir zamanlar” der. Zamanın dun bugun fark etmediğini,avcıların en iyi bir adam olduğunu herkesin bildiğini, O nun da bir gün bileceğini söyler.

Bunu ne için yaptığını anlamaz Castaneda, “Senin hatırın için” der. Başkalarıda senin için bir şeyler yapmıştır, bir gün sende yapabilirsin, şimdi benim sıram, “Şayet gerçekten bir avcı olmak istiyorsan yaşamını değiştirmelisin” Don Juan kendisinin de sızlanan bir adam olduğunu, kaderiyle baş başa kaldığını, ama talihli olduğunu, birinin ona öğrettiğini; yaşayış biçiminin yaşanmaya değmediğini kavrayarak, onu değiştirdiğini açıklar.

Castaneda yaşamından memmun olduğunu söylediğinde Don Juan sorar “Sen le ben eşit miyiz” der. Elbette der Castaneda. Batı uygarlığının kültürlü insanı olan kendi karşısında bir kızıldereliden üstün olduğu, ama alçakgönüllülük ettiğini düşünür.

Don Juan “Ben bi savaşçıyı sen se bir Pezevenksin” der. Castaneda donmuşçasına bakar, açıklamalrını tamamladığında; onun konuşmasında saldırı ve kendini beğenmişliğin olmadığını, engin bir güç olduğunu görür, öfke duymaz sözlerinden.

Uzun bir sessizlik olur, Don Juan saatlerce hareketsiz durur. Castaneda onun dakik eylemler, duygular ve kararlar aleminin gerçekten üstün olduğunu düşünür. Hififçe dokunur ve gözlerinden yaşlar boşanır…



Sessizbilgi Listele - - - - - Yeni Siteye Dön