1

Konu: Büyücünün Sorunu

Büyücülerin kendine özgü iki sorunu olduğunu betimledi. Birisi parçalanmış bir devamlılıktan yararlanmadaki olanaksızlık; diğeriyse toplanma noktasının yeni konumunca düzeltilmiş devamlılığın kullanılmasındaki olanaksızlıkmış. Bu yeni devamlılık her zaman fazlasıyla güçsüz, dengesizmiş ve büyücülere eylemleri için gereksindikleri günlük yaşamın dünyasındaki güveni vermezmiş.(!!!)


Büyücüler bu sorunu nasıl çözüyorlar diye sorar Castaneda.


Hiçbirimiz herhangi bişeyi çözümlemez! Bizim için tin bişeyleri çözer ya da çözmez. Bir büyücü kusursuz bir hayat yaşar ve bu da çözümü beraberinde getirmiş gibi olur. Niye mi? Kimse bilmez bunu.


KUSURSUZLUK


DJ, olağan koşullar altındaki her insanın, büyük bir olasılıkla, geleneğin (algılarımızı bağlayan gelenekler) bağlarından bir kez olsun kurtulma fırsatı bulmuş olduğunu söyler. Bir coşkunluk anı toplanma noktamızı hareket ettirip sessiz bilgiye girmemizi sağlayabilir. Bunlar aşk, korku, öfke, yüksek ateş gibi durumlarca sağlanabileceği gibi, sadece büyücü çömezi değil, sıradan bir insan da kusursuz yaşayarak bunu başarabilir.


Peki kusursuz yaşam nedir dediğimde, “kusursuzluk basitçe enerji seviyemizin en iyi kullanım biçimidir. Doğal olarak tutumluluğu, düşünceli olmayı, yalınlığı, saflığı ve hepsinden öte kişisel yansımadan yoksun olmayı gerektirir. Büyücüler tini denetleyip, toplanma noktasının hareketini yönetebilmek için kişinin enerjiye gereksinim duyduğunu söylerler. Enerjiyi bizim için biriktirecek tek şeyse kusursuzluğumuzdur.” Demişti.


Toplanma noktasının hareketi en yüksek düzeye çıkarıldığında, hem sıradan insan hem de büyücü çömezi, birer büyücü olurlar, çünkü o hareketi en üst düzeye çıkarmak, devamlılığı onarılamıyacak şekilde tuzla buz etmiş ol


Bu hareketi en üst düzeye nasıl çıkarırsın diye sorar CC.


Kişisel yansımayı kırarak! Gerçekte zor olan, toplanma noktasını hareket ettirmek ya da kişinin devamlılığını kırmak değildir. Gerçek zorluk, enerjiye sahip olmaktır. Kişinin enerjisi varsa toplanma noktası hareket ettiğinde sorgulanacak olaylar ortaya çıkar!


Don Juan, kendi saklı kaynaklarını sezinleyebilmesinin ama onları kullanmaya cesaret edememesinin insanlığın açmazı olduğunu anlattı. Bu nedenle şamanlar insanlığın kötü durumuna, alıklığı ve bilmezliğinin uyumu derlermiş. İnsanlara şimdi, her zaman olduğundan daha fazla, özellikle kendi içsel dünyalarına yeni ülküler öğretilmesi gerektiğini söyledi. Bu toplumsal ülküler değil şamanın ülküsü, insanlığa ait ve bilinmeyenle, kendi kişisel ölümüyle yüzleşen ülküler.