1

Konu: 3- TENSEGRİTY'NİN ALTI DİZİSİ

İncelenecek olan altı dizi şunlardır:
1. Niyeti Hazırlama Dizisi
2. Dölyatağı Dizisi
3. Beş İlgi-Alanı Dizisi: Westwood Dizisi
4. Sol Beden ile Sağ Bedenin Ayrılması: Kızışma Dizisi
5. Erkeklik Dizisi
6. Belirli Sihirli Geçişlerle Birlikte Kullanılan Aygıtların Dizisi

Altı dizinin her birisini içeren belirli Tensegrity sihirli geçişleri, en yüksek verimlilik ölçütüne uygundur. Başka bir deyişle, her sihirli geçiş bu formülün tam tamına bileşimine giren bir unsurdur. Bu da, sihirli geçişlerin uzun dizilerinin özgün olarak kullanıldıkları biçimin bir kopyasıdır; her dizi, en yüksek ölçüde yeniden konuşlandırılan enerjiyi serbest bırakmak üzere kendi içinde yeterli olmaktaydı.

Sihirli geçişleri uygularken, hareketleri en yüksek verimle yapabilmek için dikkate alınması gereken birtakım şeyler vardır:
1. Altı dizinin tüm sihirli geçişleri, aksi belirtilmediği takdirde, arzu edildiği kadar tekrar edilebilir. Harekete bedenin sol yanıyla başlandığında, sağ tarafla da eşit sayıda tekrarlanmalıdır. Kural olarak, altı dizinin tüm sihirli geçişleri sol yanla başlar.
2. Ayaklar, omuz genişliğine eşit bir aralıkla birbirinden açık tutulmalıdır. Bu, bedenin ağırlığını eşit ölçüde dağıtmak içindir.

Bacaklar çok açılırsa, bedenin dengesi bozulur. Birbirlerine çok yakın tutulursa da aynı şey olur. Uygun mesafeyi bulmanın en iyi yolu, iki ayağın bitişik olduğu pozisyondan başlamaktır (res. 1). Ayak uçları, topuklar sabit tutularak döndürülür, bir V harfi şeklinde açılır (res. 2). Ağırlık ayak uçlarına aktarılarak topuklar eşit mesafede dışarı döndürülür (res. 3). Ayak uçları bir hizaya getirilir; böylece ayakların arasındaki mesafe yaklaşık olarak omuzların genişliğinde olur. Uygun beden dengesine ulaşmak için burada daha fazla ayarlama gerekebilir.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-001.jpg

3. Tensegrity’nin tüm sihirli geçişlerinin uygulanması sırasında dizler hafifçe kırılmış vaziyette tutulur; öyle ki kişi aşağı baktığında dizkapakları ayak uçlarının görüntüsünü kapatır (res. 4 ve 5); yalnızca dizlerin gergin durumda tutulacağı bazı sihirli geçişler bunun dışındadır. Bu tür durumlar o geçişlerin tanımında gösterilmiştir. Dizleri germek, diz arkasındaki tendonların zararlı olacak kadar gerilmesi demek değil, gereksiz güç bindirmeden, yumuşak bir biçimde germe anlamındadır.
Bu diz kırma pozisyonu, sihirli geçişlerin gerçekleştirilmesine çağdaş bir ilavedir, ve yakın zamanların etkilerinden doğmuştur. Don Juan Matus’un silsilesinin önderlerinden biri nagual Lujan’dı; asıl ismi Lo-Ban gibi bir şey olan Çinli bir denizciydi bu adam. On dokuzucuncu yüzyıla girilirken Mek-sika’ya gelmiş, ömrünün sonuna dek orada kalmıştı. Don Juan’ın kendi grubunun kadın büyücülerinden biri de Uzak Doğuya gitmiş, orada dövüş sporları çalışmıştı. Don Juan’ın kendisi de öğrencilerine herhangi bir dövüş sporu eğitimi alarak disiplinli bir biçimde hareket etmeyi öğrenmelerini salık verirdi.
Hafifçe kırık dizlerle ilgili akılda tutulacak bir başka nokta da, bacaklar bir tekme hareketi ile öne doğru savrulduğunda, dizlerin asla bir hamlede fırlatılmamasıdır. Bunun yerine tüm bacak, uyluktaki kasların gerilmesiyle oynatılmalıdır. Bu biçimdeki hareket, diz tendonlarına hiç zarar vermez.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-002.jpg

4. Bacakların arka kasları gerilmelidir (res. 6). Bu çok zor bir iştir. Birçok insan bacaklarının ön kaslarını germeyi kolayca öğrenir, ama arkadaki kasları gevşek kalır. Don Juan, arka uyluk kaslarının daima kişisel tarihin bedende biriktirildiği bölge olduğunu söylerdi. Ona göre, duygular orada yerlerini bulur ve hareketsiz kalırlar. Davranış şablonlarını değiştirmekte zorlanmanın, kolayca arka uyluk kaslarındaki gevşekliğe bağlanabileceğini ileri sürüyordu.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-003.jpg

5. Bütün bu sihirli geçişleri uygularken, kollar daima dirseklerden hafifçe kırıktır—asla iyice uzatılmaz— böylece, darbe vurmak için hareket ettirildiklerinde dirsek tendonları tahrişten korunur (res. 7).
6. Başparmak daima kenetlenmiş pozisyonda bulunmalı; yani elin kenarında bükülmüş olmalıdır. Hiçbir zaman dışarı çıkık konumda durmamalıdır (res. 8). Don Juan’ın silsilesinin büyücüleri başparmağı enerji ve işlevsellik açılarından çok önemli bir öğe sayarlardı.
Başparmağın dibinde enerjinin hareketsizleştiği noktalar ve ayrıca bedendeki enerjinin akışını ayarlayabilen noktalar bulunduğuna inanırlardı. Başparmak üzerinde gereksiz baskıdan ya da elin sert darbeleri sonucu oluşabilecek incinmelerden kaçınmak için, başparmakları ellerin iç yanma dayama önlemini benimsediler.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-004.jpg

7. El yumruk haline getirildiğinde, orta, dördüncü, ve beşinci parmakların aşağı sarktığı köşeli bir yumruk yapmaktan kaçınmak için, küçük parmak yükseltilir (res. 9). Amaç, kare bir yumruk yapıldığında (res. 10), dördüncü ve beşinci parmakları kaldırmak zorunda kalınır ki, bu da koltuk altında özel bir gerilim oluşturur—bu gerilme genel anlamda esenlik için çok istenen bir şeydir.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-005.jpg

8. Eller, açık olmaları gerektiği zaman tümüyle açıktır. Elin arkasındaki tendonlar çalışır ve el ayasını dümdüz bir yüzey olarak tutar (res. 11). Don Juan, eli, ortası çukur bir avuç biçiminde sergileme eğilimini (ki bunun toplumsallaşma yoluyla yerleştiğini düşünmekteydi) önlemek için düz bir avucu yeğliyordu (res. 12). Boş avuç dilencinin avucudur, der, sihirli geçişleri uygulayan kişinin bir savaşçı olduğunu, asla bir dilenci olmadığını söylerdi.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-006.jpg

9. Parmaklar ikinci eklemden kasılıp avuç üzerine sıkıca büküldüğünde, elin arkasındaki tendonlar azami şekilde gerilir—özellikle de başparmak tendonları (res. 13). Tendonların bu gerilimi, eski çağ Meksika’sı büyücülerinin sağlık ve esenlik duygusunun gelişmesinde anahtar olduğuna inandıkları bölgelerin, bileklerin ve önkolların üzerinde bir baskı oluşturur.
10. Birçok Tensegrity hareketinde önkolun tendonları gelilip, bilekler yaklaşık doksan derecelik açı oluşturmak üzere öne ya da arkaya bükülmelidir (res. 14). Bu bükülme yavaş yavaş yapılmalıdır; çünkü bilek çoğu zaman pek esnek değildir; ayrıca, bileğin, elin arkasını önkolla azami açı oluşturacak şekilde döndürecek esnekliği kazanması önemlidir.


https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-007.jpg

11. Tensegrity uygulamasında bir başka önemli husus, bedeni uyarmak diye adlandırılan harekettir. Bedenin tüm kaslarının, özellikle de diyaframın bir an içinde kasıldığı eşsiz bir harekettir bu. Mide ve karın kasları aniden kasılır; omuzların ve kürek kemiklerinin kasları da. Kollar ve bacaklar birlikte, eşit güçle gerilir—ancak yalnızca bir an için (res. 15, 16). Tensegrity uygulayıcıları ilerledikçe, bu gerilimi daha uzun bir süre tutmayı öğrenebilirler.
Bedenin uyarılmasının, zamanımızın göstergesi gibi görünen ve sürekli olan bedensel gerilimle hiçbir ilgisi yoktur. Fazla kaygı ya da fazla çalışmadan ötürü beden gerginleştiği, boyun kasları aşırı sertleştiği zaman, beden hiçbir şekilde uyarılmış demek değildir. Kasları gevşetmek ya da bir huzur durumuna girmek de uyarının son bulması demek değildir. Eski çağ Meksika’sı büyücülerinin düşüncesi, sihirli geçişleri ile bedenlerini alarma geçirip, eylem için hazır duruma getirdikleri yönündeydi. Don Juan Matus bu olguya bedeni uyarmak adını verdi. Onun dediğine göre, bedeni uyarmadaki adali gerginlik bittiğinde, doğal olarak uyarı da son buluyordu.

https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-008.jpg

12. Don Juan’a göre, eski çağ Meksika’sı büyücüleri, soluğa ve solumaya büyük önem vermekteydiler. Soluğu üçe ayırmışlardı: akciğerlerin üst bölümüyle soluma, orta bölümüyle soluma, ve karından soluma (res. 17, 18, 19). Don Juan onların diyaframı şişirerek solumaya hayvan soluğu dediklerini ve uzun bir ömür ve sağlık için bunu özenle uyguladıklarını anlatırdı.
Çağdaş insanın sağlık sorunlarından çoğunun derin soluma ile kolayca önlenebileceği, don Juan’ın inancıydı. İnsanoğlunun günümüzde derin olmayan soluklar alma eğiliminde olduğunu ileri sürüyordu. Eski çağ Meksika’sı büyücülerinin hedeflerinden biri, bedenlerini sihirli geçişler aracılığıyla derin soluk alıp verme konusunda eğitmekti.
Bu yüzden, derin soluklar gerektiren Tensegrity hareketlerini yaparken, bunların hava giriş çıkışını yavaşlatarak gerçekleştirilmesi, böylelikle soluk alıp vermelerin daha uzun ve iyice hissedilir olmalarının sağlanması özellikle önerilir.
Tensegrity’de soluma ile ilgili bir başka önemli husus da, bir sihirli geçişin betimlemesinde aksine bir yönerge olmadığı takdirde, hareketleri yaparken solumanın normal olmasıdır.

https://www.sessizbilgi.com/img/sg/tensegrity-009.jpg

13. Hareketleri uygularken göz önünde tutulacak başka bir konu da şudur: Tensegrity’nin aslında bedenin seçilen bölgelerinin kaslarını gevşetme ve germe arasındaki etkileşim olduğu, ve bunun eski çağ Meksika’sı büyücülerinin sadece tendonların enerjisi diye bildiği, ve en çok arzulanan fiziksel patlamaya varmak için yapıldığı gerçeği, uygulayıcıların kavramaları gereken noktadır. Kasların özünde, ya da altındaki sinirlerin ve lendonların gerçek bir patlamasıdır bu.
Tensegritiy’nin, kasların gerilmesi ve gevşemesi olduğu göz önüne alınırsa, herhangi bir sihirli geçişte kas gerginliğinin yoğunluğu ve kasın o durumda tutulduğu sürenin uzunluğu uygulayıcının gücüne bağlıdır. Uygulamanın başında gerilmenin en az, ve sürenin de mümkün olduğu kadar kısa tutulması önerilir. Vücut ısındıkça gerilme arttırılmalı ve süre uzatılmalı, ama bu daima ılımlı ölçüler içinde olmalıdır.

Cvp: 3- TENSEGRİTY'NİN ALTI DİZİSİ

.