1

Konu: Özetleme

Özetleme, büyücülerin zamanlarının çoğunu adadıkları bir çalışmadır.Yaşıyor olduğun sürece hiçbir zaman çok geç değildir.Enerjinin ne kadar yitirildiği ve çarpıldığı bu açıdan önemli değildir.Her zaman sıfırdan başlayıp enerjini yeniden yapılandırabilirsin.Önemli olan ilk adımı atmak ve başlamaktır. Enerjilerini korumak ve yeniden yapılandırmak isteyenler için en etkili yol özetlemedir.


“Bir büyücü bilir ki eğer hayaletlerinden kurtulmazsan, onlar senin için gelirler.”


Bu nedenle bir büyücü arkasında çözülmemiş bir konu bırakmaz. İnsanlar yaşamlarını geçmişlerinde yaşanmış olaylara çengellenmiş şekilde, bu olaylar tarafından incitilerek geçirirler.Bunlar kurtulmayı akıl edemediğimiz artık anlamsız yüklerdir. Enerjimizi, geçmişte yaptığımız duygusal anlaşmalara bağlı bırakmak tam bir deliliktir."


Carlos Castaneda

2

Cvp: Özetleme

Soluk alıp verme hareketi hemen başlarsa olaya yoğunlaşmak zor olabilir.olayın tamamı hatırlandıkça o an hissedilen tüm duygular ortaya çıkmış olur. o zaman soluk alıp vermek benim için daha iyi sonuç veriyor.

özetleme yapmak istediğimiz konu ayrıntılı bir şekilde gözden geçirilirken özetlenen olaya yeni bir duygu yüklemesi yapmamak gerekiyor. Bu çok önemli. Yaşanılanları gözden geçirirken yargılamak yada onaylamak neşe sevinç ya da üzüntü hissetmemek olayın olduğu anlardaki duyguları yeniden hatırlamak farketmek ve duygulara istencimizle dokunmak gerekiyor. Ben göbek deliğinin yaklaşık iki parmak altında bulunan -kişinin boyuna göre yer değişir mi bilmiyorum- istenç noktasından telcikler yada püskül gibi bir şey çıktığını o çıkan telcikleri-püskülleri özetleme yaptığım ana-olaya uzattığımı imgeleyip başımı telciklerle eş zamanlı bir şekilde hareket ettiriyorum. Yani başımızı sağa doğru çevirdiğimizde olayın yaşandığı zamana uzandığını imgelediğimiz telciklerinde sağa doğru hareket ettiği imgelenecek. İstenç noktasından çıkan telcikleri yelpaze gibi düşünürsek olayı yelpazeler gibi ateşi körükler gibi başımızla birlikte hareket ettirilecek. Başlarda istenç noktasında hiç bir şey hissedilmezken bir süre sonra özetleme yaptıkça artan bir duyum farklı bir yogunluk hissedilmeye başlıyor. İstenç noktası kullanılmadan yapıldığında duygularımı o olaydan geri çekemediğimi o olayı tekrar tekrar özetlediğimi biliyorum.

DJ istenç merkezini kullanmadan özetleme yapmanın kaybolan enerjimizi geri getirmeyeceğini söylüyor.

3

Cvp: Özetleme

Eline sağlık açıklayıcı oldu.peki nekadar süre başımızı sağa sola nefes alarak devindirmemiz gerekir.özetlemis olduğumuz olayin özetlendigini nasıl anlıyoruz.?
-----
Özetlemenin sonuçları çok etkili olduğu için yapması 'çok zor'. Zihin direniyor. Bedenimiz özetleme yapmaya daha hazır. Ben özetleme dolabı hazırladım içinde saatlerce sıkılmadan oturdum ama bir tek olayı özetleyemedim günlerce aylarca. Özetleme yapabilmek için enerji biriktirmem gerektiğini farkettim. Yaşamıma çeki düzen verdim. Fazlalıklarımı hızlı bir şekilde hayatımdan çıkardım. Her an her yerden ve herkesten ayrılabilecek duruma geldim. Özetleme bir hobi gibi ele alınmamalı. Amaca ulaştıran bir araç olduğunu bilerek hareket etmek gerekiyor. Özetleme yaparken hayatlarımız hızlı bir şekilde değişiyor. Bu değişime hazır olmak gerkiyor. olaylar özetlenmeden önce o olayı hatırlamak istemeyiz; düşündüğümüzde kızgınlık, utanç, öfke, korku hissederiz yada çok sevinçli bir olaydır, hep o olaya bağlanırız. Olayları düşündüğümüzde olumlu yada olumsuz duygu hissetmiyor olmak gerekiyor, olaya yansız bakabiliyorsak üzülmeden gurur yada sevinç duymadan utanmadan yargılamadan suçlamadan bakabiliyorsak özetlemişizdir diye düşünüyorum. Özetleme yaparken soluğu içimize tam çekip tam vermek gerkiyor. Olayın duygusallaştırmasıyla yüzeysel soluyabiliyoruz, ozaman aynı olayı tekrar özetlemek gerekiyor. Şimdi özetleme yaparken dolap kullanmıyorum. Her gün niyetleniyorum.Kendimi ışık ve sese karşı izole ediyorum. (göz bandı ve kulak tıkacı) sırası ile özetleme yapamıyorum . Sessiz kaldığımda en çok rahatsız eden olaylar öne çıkıyor ben de onları özetliyorum.

4

Cvp: Özetleme

(Eski yazışmalar, kim soruyor kim cevaplıyor anlarsınız umarım)

Özetlemenin süresi yok kesinlikle bazan iki saat bazan iki gün bazan on dakika özetleme yapıyorum ongün sonra aynı olayı bir daha özetliyorum yine duygu kalırsa bir daha özetleyeceğim. Aslında hiç hoşlanmıyorum özetleme yapmaktan ama özetleme olmadan yolda yürümek mümküm değil.Müjdeci sayabileceğim bir özetleme yaşamadım henüz. Sonrası daha kolay olur sanırım.

Çok güzel aciklamissin.Eline sağlık . Özetleme yaptikca etkisi ve doğrusu, yanlışı o zaman ortaya çıkacak.Peki özetlemenin verdiği enerjiyi rüyalarında da kullana biliyormusun?

Özetleme yapmaktan hiç hoşlanmıyorum aslında ama özetleme yapmadan rüyada ilerlemek çok tehlikeli. Rüya görmenin dışında yollarla enerji biriktirip rüya görebiliyorum ama özetleme yapmadan o rüyada kaybolabilir insan. Özetlemeyi yüklerimi atıp hafiflemek için yapıyorum. Rüyada sırtımda bir sürü yük dolaşamıyorum :)

Anladım teşekkürler.Peki "başka yollarla enerji biriktirip rüya görebiliyorum" demiştin.özetlemek ve tensegrty harici hangi yolu kullaniyosun rüya için enerji biriktirmede.?

Güzel açıklama evet. Teşekkürler.Ama bir nokta da, bence istenç noktasıyla bağlanılmış gibi hissetmeden de yoğun enerji serbestleştirilebilir. Hatta nefesimizi ve başın sağa sola çevrilmesini, ya da yerimizde oturmayı epey zorlaştıracak kadar etkili şeyleri düşündüğümüzde, ya da o an kötü bir ruh halinde olduğumuzda, yaptığımız yarım yamalak özetlemenin yoğun ve bloklar halinde enerji serbestleştirdiğini düşünüyorum. Önemli olan devamını getirmek. Benim gördüğüm, özetlemenin her şekli etkili ama oturup yapmıyoruz, zor kısımı o.

Evet haklısın en zor kısmı başlamak.Bir kaç kez doğada denemiştim dere kıyısinda olduğumdan odaklanmak zor oldu suyun sesinden sanırım ama temiz havanın enerjiside harika oluyor.)

Enerji toplamak için bir çok yol var ben özetleme yapmayı gerektirmeyecek şekilde davranmaya çok çaba sarfediyorum. Günlük yaşamımda enerjimi en çok kişisel önemliliğin, akraba ve arkadaşlarımla ilişkilerimde kaybettiğimi farkettim. Birinci derece akrabalar dahil herkesle enerji bağlarımı kestim. Hiç bir beklentileri kalmadı. Özel gün kutlamaları özel gün ziyaretleri telefon görüşmeleri onlar adına düşünmek sorumluluk almak bunların hiç birisini yapmıyorum artık.


Kişisel görünüşümle ilgili kaygılarım epey azalttım. Yeni bir yere taşındım yeni insanlara yaşam öykümü anlatmıyorum.


Partnerimle ilgili çok kuşkucu kıskanç ve kontrol edici davranıyordum telefon görüşmelerine müdahale ediyordum v.d. En çok benim enerjimi çeken bu kısım ve ben bıçakla keser gibi birden kestim tüm bu saçmalıkları.


Alınganlık kibir bunlarda bende çok vardı. Bu konularda refleksim güçlü her olayda kendimi yakalıyorum hemen kendimle dalga geçiyorum. Kibrin 'iyi' kısımlarını tutuyorum ama.


ben yemek yerken birisi burnunu silse yemek yiyemezdim midem bulanırdı. Şimdi hiç öyle şeyler hisset miyorum.

Yapmamada çok enerji sağlıyor.Fubol sahasında üç ay geri geri yürüdüm her gün bir saat, şimdide o kadar uzun süre değil ama yine yapıyorum evde çiöeklerin gögeleri seyrediyorum çiçeklerle konuşuyorum

Güneş çalışması yapıyorum güneşin olduğu her gün(Büyü geçişlerimde belirtilen şekilde)

Başım kuzeye gelecek şekilde uyuyorum.

Keskin uçları Pembe kuvarsı avucuma alıp sıkıyorum acı hissederken düşünce yada yorum olmuyor sessizlik de enerji veriyor.

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bütün bunlar bir süre sonra bizde dönüşüme neden oluyor. Yetişkin çocuklar gibi değilde yetişkin gibi oluyoruz. Bunlar kitaplarda yazıyor ama ben yinede kendi yaşadıklarımı yazdım

kadınlar için rahim çok önemli rüya görmede. Dikkatin sürekli rahmin üzerinde tutulması gerekli.Ben gün içinde dikkatimi rahmime vermek için rahmin üzerine gelecek şekilde kurşun ağırlık, deri parçası yada ısırgan:)bağlıyorum, Bu olmazsa olmazı kadınların. Erkekler içinde göğüs kemiğinin ucuna dikkat verilmeli diye yazıyordu kitapta.

Aklıma gelmişken yazayım bana en çok enerji kaybettiren konulardan biride hep haklı çıkma isteğimdi. o da gücünü yitirdi ama hep dikkatli olmam gerekiyor.

Anladım.Enerji kaynağın kısaca savaşcın yolu diyorsun.)

Nisa bu yolun yolcuları hep aynı yerden mi geçer bilmiyorum, ama aynı durumları bende yaşadım. Tek fark senin dişi olman galiba. Çok basit ve anlamsız gibi görünen bu durumların etkileri çok büyük oluyor. Yaşam daima tuzaklar kuruyor ve bize kimse yardım edemez. Savaşçı olarak yaşamaktan başka çaremiz yok. Ne kadar gönüllü olursak olalım, isterse don Juan'ın çömezi olalım bizi ancak kendimiz kurtarabilir. Hep merak etmişimdir benim durumumda bir dişi olsa nasıl yapardı diye. :) Sanırım kusursuzluk burda gizli. Ben doğadaki uygulamalara daha çok ağırlık verdim, ne de olsa erkeğim. Kim ne yapsın dağda gezen bir erkeği :). Diğer taraftan bizi en çok tanıyan ve bize en yakın insanlar enerjimizi en çok harcayan etkenler. İki seçenek var ya onlarla kalıp enerjimizi onlara vermeyeceğiz. Ya da onlaradan uzaklaşacağız. İlk seçeneği tavsiye etmem. Düşmanlarımız bize çok kurnazca saldırıyor. Her taraftan bizi deniyorlar, en sonunda açık bir kapı bulup ordan tüketebildiğini tüketiyorlar..

Buradan büyücü klanı cıkar gibi geliyor bana.)

Çıkar. 2-3 tane çıkar. Çünkü kafalar farklı farklı. Sayımız az olduğu için de mücadele kıran kırana geçer! :))

Mez, topla gel arkadaşları, bak izmirin dağlarında hala çiçekler açıyor...)

Karşıdaki kişiye acıma(özde kendimize acıma )bizim en büyük düşmanımız. Yakınımızdakilerin bizden gücümüzü aşan (maddi manevi)beklentileri olduğunda, hemen empati kuruyoruz kişiyide kendimiz gibi zayıf kabul ediyoruz ve beklentisini karşılamazsak; yalnız, aciz, değersiz hissedeceğini zannediyoruz ve kendimizi aşan taleplerini kendimizi tüketme pahasına yerine getiriyoruz.Bu zayıflığımızla yüzleşmemek için davranışımıza fedakarlık, sorumluluk duygusu sevgi v.b bir sürü isim veriyoruz. Biz güçlüysek karşıyıda güçlü kabul ediyoruz ve ona göre talebini dğerlendiriyoruz yada güçlenmesini umuyoruz; güçlenmeyecekse dibe vurmasını ve gücünün farkına varmasını bekliyoruz. Hiç bir acıma hissetmeden.

Güçlenmenin yolu her bir davranışımızın izini sürmek, üstünkörü değil ama derinlemesine...

Seninde dediğin gibi Kirac, savaşçı olmaktan başka yol yok. Savaşçının yolunu bildiğimiz ve ürkekçede olsa o yola adım attığımızda, keyfi davranışlarımıza tinin hiç acıması yok, dümdüz yere yapıştırıp silidir gibi geçiyor üzerimizden , toparlamak çok çok zor, ölmek dahil her şeyi beklemek gerekiyor o zaman. Henüz 'vakit varken'...

Bu tür bir sorumluluk duygusundan ben de muzdaribim..Yavaş yavaş kurtuluyorum. Bu ayrıca hem karşımızdakileri hem kendimizi olduğumuz yere sabitlememiz anlamına geliyor.. Kara büyücülük yani..

Acımak ya da acı çekecek vs yerine onların hayatı ve her zorluğu kıvırabileceklerine inanmak, ya da bunu dilemek daha iyi oluyor. Ama tabii, bu başkalarının sorunlarına duyarsız kalmak, zalim ya da kaba olmak anlamına gelmiyor. Tam tersine, Carlos Castaneda daha yüksek farkındalığa sahipsek çevremizdeki olaylarla ilgili sorumluluktan kaçınmamamız gerektiğini söylüyor. İşgüzarlıkla ya da suçluluk duygusuyla hareket etmemek, enerjimize uygun davranmak mesele.

Buradan bir değil bir kaç klan bile çıkar.


Bir arkadaşım vardı, yapmama yaptığını söyleyerek elektrik faturasını bile yatırmamış onun yüzünden bir kaç gün karanlıkta kalmıştık. Mum ışığında içsel sessizliğe geçmişliğimiz olmasına rağmen yapmamayı neresinden anladığını hep merak etmişimdir.

:))

Kesinlikle doğru söylüyorsun, kaba yada zalim olmamak gerekiyor. Her sorun insanların karşısına rastgele çıkmıyor izin verdiğimizde herkes sorunuyla baş edebiliyor ve baş edemese dahi güçlenerek çıkıyor.Evrendeki o güç herkese gerekli yerde gerekli müdahaleyi yapıyor aslında tamda büyümemiz için ihtiyacımız olan sorunları yaşıyoruz.

Duyarlı davrandığımızda işin içine kendi kişisel çıkarımız giriyor en masumunda bile ; bize iyi denilmesi, kabul görme isteği, sevilme, egonun daha güçlenmesi yani.Birde karşılık bekleme, benzer durumda benzer davranışın bize gösterilmesini bekleme gibi enerji bağları oluşturabiliyoruz.

Nagual Julian herkese her şeyini veriyor ama karşılığında hiç bir şey hissetmiyor, önemsemiyor; öyle davranabiliyorsak olabilir .Ben kendime acıma duygum azaldıkça daha duyarlı oluyorum gerçek anlamda.

Evet bunlar hep gerçek. özetlemeye ya da farkındalık çalışmalarına dalmak şart. Esas özetleme konusunda, farkındalığı genişletme konusunda gösterilen dirence karşı acımasız olmak lazım.

Înanki çok iyi olur deniz hep birlikte kır da bi sohbet piknik havasında.Fakat çalışmaktan Bursanin dibimdeki dağlarına bile çıkamıyorum.Belli olmaz ama geliriz bir gün.Sen çıkarsan bizim yerimizede kokla açan çiceklerinii..)

Ben de aynı durumda olacağım çalışmaya başlayınca ama yaza doğru zaman yaratabiliriz. Yamanlar dağı buraya 15 dk mesafede. Gidersem koklarım :))

Bence Çok iyi olur Umarım yaratabiliriz.)

yukarıdaki metinlerde özetleme için geçen yargılamama, yorum yapmama vb doğru, ama özetlediğin zaman-kişi-dönem vb den kaynaklanan duyguları hissetmemek gerek cümlesi yanlış.

aynı duyguların açığa çıkması gerek, özetleyenin bunun enerjitik bağlarını kopartıp dışarı atması gerekiyor.

bağın kopması o duyguların da açığa çıkması demek, açığa çıkan da hissediş biçimindedir.


hissedilmiyorsa enerjitik bağı kopmamıştır, bağı kopartamayan özetleyen onu dışarı atamaz.


kolay gelsin

Anladığım kadarıyla özetleme yapıldığında Duygular o yaşanan andaki gibi tekrar çıkana kadar hatırlanıyor.O anki duygu tekrar duyumsanıyor fakat o andaki verdiği rahatsızlığı yada neşeyi,sevinci yada her ne ise objektik yansız bakarak,davranarak soluk alıp vermeyle temizleniyor.bir nevi yaşadığın duyguların farkında olma durumu doğrumudur?

Özetlenecek olayı görselleştirip istencimizle o laya dokunup aynı anda temizleyici soluk alıp verdiğimizde birleşim noktamız o ana kayıyor.(niyetin gücü) O andayız ve o anda duyguları temizliyoruz.Diğer türlü olursa özetleme yaparken yaşadığımız duyguları yeniden özetlememiz gerekir ve yeniden ...

Bir savaşçı gibi kendimize acımadan -çok önemli- özetleme yapabilmek gerekiyor. O andan sonra özetleme çok kolay olur ve CC'nin dediği gibi yolda arabada duşta her yerde yapılabilir. Diğer türlü enerji bağlarımızı koparamayız.

Duygu hissettigim değerleri yeniden sorguladım:aile, ahlak, kadın olmak, tabular,ölüm v.d. Bu kavramlara savaşçının bakış açısından bakmayı deniyorum. Kişisel önemlilik çok acil yok edilmeli her yerde önümüze aşılması güç bir engel olarak çokıyor.

Özetlemeden kazandığımız enerjiyi rüya görmede kullanacaksak ki amaçlana o;çok önemli bir konuya geliyoruz. Cinsellik için kullandığımız enerji ile rüya görme için gereken enerji aynı. Hem özetleme yapıp hem cinselliğe karşı ilgili olmak dolu tası eğri tutup dökmemeye çalışmak gibi zor. Kazanılan enerjiyi korumayacaksak özetleme ile günlük yaşamlarımız eskisine göre çok daha iyi olur ama savaşının yolunda ilerleyebilir miyiz? İlerlenebileceğini savunanlar var.

insan biçimine sahip olduğumuz için cinselliğe karşı ilgiliyiz. İnsan biçimini yavaş yavaş kaybettikçe cinselliğe olan ilgimiz de azalıyor. İnsan biçimi duygularımızla beslendiği için duygusallığa karşı da çok dikkatli olmamız gerkiyor.Sevinç özlem hüzün merak şüphe ... ne kadar sık yaşadığımız duygular.bir savaşçı insan biçiminden kurtulmadan kendini asla değiştiremez diyor DJ. Duygularımıza karşı kibrimizden kaynaklı kimi anlarda mağrur bir duruş sergileriz ya ağlamak üzereyizdir ama ağlamayız bir şey hissetmiyor gibi davranırız ya, işte tüm duygulara karşı öyle davranmaya başlamak gerekiyor. Bir süre sonra -uzunca bir süre sonra- birden farkediyoruz artık aynı olaylara karşı aynı duyguları hissetmiyoruz. Duygu hissetmenin amacımız açısından olumsuz olduğunu unutmadığımızda önce rol yaparak sonra içselleştirmiş olarak yansızlaşmaya başlıyoruz. İnsan biçimi hemen kaybolmadığı için de cinsellik yaşanabiliyor. Kadınların çok eşliliği belki durdurması gerekir çünkü çok enerji kaybediyoruz. Şimdilik tek eşlilik çözüm gibi. Tamlığın bozulmaması da çok önemli.

sevgili elida, zihinsel duygularla bedensel duyguları ayırmak gerekiyor yalnız.

özetlemeyi uygulayan olan arkadaşlar var mı? bu süreçte enerji düzeyinizde fark edilir bir artış oldu mu?

Ben bir ara düzenli uygulamıştım. En büyük etkisi sokakta yürürken hissettiğim kolaylık ve güven içinde olma hissiydi.

Ben de uyguluyorum yıllardır. Halen devam ediyor. Enerji dersen uçuyorum.

anlayamadım sonsuz, duyguları zihinsel ve bedensel açıdan ayırmak ne açıdan önemli ?

Mesela bedensel korku ile zihinsel anlamda kullanılan korku (yani kaygı) farklı şeylerdir. Aynı şekilde neşe, coşku, hüzün gibi duygular bedenseldir. Ama üzüntü, mutluluk, stress, kaygı vs. zihinseldir.

Bedensel duyguları; olumlu ve/veya hissedilmesi engellenemeyen duygular gibi anladım ben. Neşe, coşku hüzün gibi duyguları, 'ben' duygumuz devam ederken hissedemeyiz diye düşünüyorum. Don Genaro, Don Juan çok coşkulu neşeliler bununla birlikte kendileri ile ilgili kaygıları yok. Kişisel önemlilikleri yok. Benim hissedeciğim sevinç yada coşku; ben duyguma, kibrime iyi gelen olaylar karşısında hissettiğim, başkalarının yada koşulların etkilemesi ile hemen değişebilen bir şey.

Hüzünde yine aynı sonsuzluğun dokunuşu ile hissedilen hüzün ile benim hüznüm aynı değil. Benim hüznüm romantizm bağlamında hissedilen devamı her an kendine acımaya dönüşebilecek bir hüzün.

Öğrenilmiş davranış, öğrenilmiş duygular alışıldık 'ben' imizin devamını sağlıyor. Hepimiz nerde hüzünleneceğimizi nerde ağlayacağımız, öfkeleneceğimizi v.s v.s çocukluğumuzdan itibaren öğreniriz. Öğrendiğimiz duygular ister bedensel ister zihinsel olsun insan biçimini besliyor.

Benim deneyimim, bence her türlü hüznün içinde "sonsuzluğun dokunuşu ile hissedilen hüzün" var. Bunun içine öfke, isyan, yorgunluk, gibi şeyler karışmış oluyor ama yine de var.

renovation...

yıllarca hep aynı çukura düşmemek gerekir..

Hüznü dikkatlice gözlemlediğimizde(belirişini hangi anlarda ortaya çıktığı v.b.)kendine acımayı buluruz. Hüzün güçsüzlüğümüze bir tepkidir ve kibirden beslenir. DJ hüzünden kurtulmanın yolu hüzünle dalga geçmek diyor. Aynı kibirden kurtulmakta olduğu gibi hüznünde nezaketle üstesinden gelinmiyor.

Özetleme konusu hangi kitapta anlatılıyor?

kendine acıma noktası kendini beğenme ile aynı özetlemeninin trapiye dönüşmesi sizi rahatsiz etmiyormu ? büyücülük ile diğer dinsel ritüellere benzer davranışlar aynı olmadığını bile bile neden bu yolu kullanmayı ve bu yolu kendine acıma olarak seçmenizi anlıyorum

Tam anlayamadım ama; önemli bir şeye dikkat çekmek istiyorsun sanırım, biraz açarak yeniden ifade edermisin

Huzun ve kendine acima arasinda bir alaka oldugunu sanmiyorum , huzne kendine acima demek indirgemeci bir yaklasim ya da kafa karisikligi .

Huznu tanimlamak zor ,sessiz bilgi ile kavranacak birsey , kendine acima/onmeseme ise ilkel tip bireysellik durumu .

Huzunle ilgili cok guzel bir bolum varmis zaten simdi gordum .

Cvp: Özetleme

Don Juan'a göre "Büyücülerin öncülü, bir şeyi içeri almak için, onu koyacak bir alan bulunması gerektiğidir. Günlük yaşamın ayrıntılarıyla tepeden tırnağa dolu olmak yeni hiçbir şey için yer kalmamasına yol acar. O yerin oluşturulması gerekmektedir. Eski çağ görücülerinin inancı, yaşamını özetlemenin o alanı oluşturduğudur. Özetleme bunu ve çok daha fazlasını yapar.

Görücülerin özetleme yapmaları çok kurallıdır. Bu, içinde bulunulduğu zamandan yaşamın ilk anına kadar geri giderek tanınan herkesin bir listesinin yapılmasıdır. Görücüler bu listeyi tamamladıklarında, oradaki ilk kişinin alınması ve onun hakkında becerebildikleri ölçüde her şeyi anımsamaları gerekir. Don Juan, günümüzden geçmişe doğru özetleme yapmanın daha iyi olduğunu, çünkü günümüzün anılarının daha taze olduğu için anımsama yeteneğinin bilenmiş olduğunu söyler. Ona göre uygulayıcıların yaptığı, hatırlamak ve solumaktan ibarettir. Yavaş ve dikkatli bir şekilde soluk alınmalı bu yapılırken baş sağdan sola doğru belli belirsiz fark edilecek şekilde ağır ağır çevrilmeli ve sonra aynı yöntemle soluk verilmelidir.

Don Juan'a göre soluk alıp vermelerin doğal olması gerekir. Çok süratli yapıldığında insan yorucu soluklar adı verilen bir duruma girer ve kaslarını gevşetmek için sonradan daha yavaş soluklar almak zorunda kalır.

Don Juan liste yapılırken yıllar itibarıyla bölümlere ayrılabilir ya da meslekler açısından bölümlendirilebilir, der.Bu biçimde düzenlenen listede, en son insan en başa alınır, anne baba ile bitirilir. Ve sonra onlara ilişkin her şey anımsanır.


Florinda'nın açıklaması ise şöyledir; "rüya gören beden nasıl rüya görücülerin hüneriyse, özetleme de iz sürücülerin hüneridir. Özetleme kişinin kendi yaşamını en önemli ayrıntılarına değin anımsayışından oluşur. Bilinç Kartal'ın gıdası olduğuna göre, Kartal'ı gerçek bilincin yerine kusursuz bir özetleme de hoşnut edebilir."


Florinda Castaneda'ya özetlemenin temel ilkelerini anlatır.Don Juan'ınöğrettiğinden biraz farklıdır bu.Birinci aşama, yaşamımızdaki tüm olayların, incelemeye açık bir biçimde kısaca serinlenmesinden oluşur. İkinci aşamada, daha ayrıntılı bir anımsayış söz konusudur. Kuramsal olarak doğuş anına değin inebilir. Kusursuz bir özetleme, bir savaşçıyı rüya gören bedenin üzerindeki kontrolü kadar (en az) değiştirebilir. Bu açıdan, rüya görme ve iz sürme aynı sonuca, üçüncü dikkate girişe varır. Bununla birlikte bir savaşçının her ikisini de hem bilmesi hem de uygulaması gerekir. Florinda kadınlar için, saydam beden içinde bunlardan birinin diğeri üzerinde başatlık kazanmasının farklı bilinç düzenlemeleri gerektirdiğini söyler. Öte yandan erkekler her ikisini de kolaylıkla yapabilmelerine karşın, kadınların bu sanatlarda ulaşabildikleri beceri düzeyine ulaşmaları oldukça güçtür. Florinda'ya göre özetlemede anahtar unsur, nefes almaktır. Nefes almak onun için büyülü bir şeydir; çünkü yaşam kaynağıdır. Ona göre, kişi bedeninde uyarılan alanları azaltabilirse, anımsama daha kolay bir biçimde gerçekleşebilir. Kuramsal olarak iz sürücüler yaşamlarında deneyimlemiş olduklar her duyguyu anımsamak zorundadırlar ve bu süreç aldıkları ilk nefesle başlar. Florinda, velinimetinin kendisine yeniden yaşanması gereken olguları birer birer yazmasını öğütlediğini söyler. Velinimetinin belirttiğine göre yöntem, ilk alınan nefesle birlikte başlar . İz sürücüler bu sürece, çeneleri sağ omuzlarının üzerinde başlarlar ve başlarını yüz seksen derecelik bir kavis yapacak biçimde çevirirken yavaşça nefes alırlar. Nefes alma, sol omuza varıldığında sona erer. Soluk alma edimi sona erdiğinde, baş gevşek bir konuma getirilir. Daha sonra bakışları ileriye dönük olarak nefes verirler.

6

Cvp: Özetleme

ÖZETLEME

1. Enerjinizi çekip almak istediğiniz olay ya da durumun tümünü bir deftere yazın,yazarken olay ya da durumun her bir aşamasını saniye saniye inceleyin, bütün ayrıntılarını içeren. Bir defasında sadece bir olay, kişi, ya da durum üzerinde yoğunlaşın önce yaşamınızın en sorunlu ve bunalımlı alanlarına odaklanın.

2. Yazmayı bitirdiğiniz zaman, bir törensel ateş yakın ve bütün yazdıklarınızı yakın. Ateşin sıcaklığını burnunuzla soluk alarak içinize, ta genişleyen karnınıza kadar çekin. Bu sıcaklık ve yanma sizin, size arınmış olarak dönmek için alevlerce özgürleştirilmiş ve salınmış olan kendi enerjinizdir.

3. Ateş için için yanıp da küllenmeye başlayınca, son kızartının ısısını da içinize çekin ve karnınızı iyice içeriye doğru çekip başınızı sağa doğru çevirirken soluğunuzu burnunuzdan olanca gücünüzle verin. Verdiğiniz bu soluk, o deneyime bağlanmış tüm bağlarınızı özgür kılar, ve Yeryüzünce daha da arındırılması ve dönüştürülmesi için külleri karıştırır.

4. Ateş tamamıyla söndükten sonra, soğuyan külleri toplayarak bir bağışlanma ve arınma duası ederken, ya gömün ya da bir nehir ya da göle atın.


"Don Juan ve Cinsel Enerji Sanatı"

"Tolteclerin Gökkuşağı Şahmaranı"

Merylin Tunneshende

7

Cvp: Özetleme

Ozetleme icin gerekli liste


1 adet kursun kalem

1 adet kalemtraş

1 adet silgi

1 adet defter

1 el feneri küçük(decathlonda manyetolu olanlarından alınabilir)

Litrelik su

Kağıt mendil


Hangi sıralamaya göre yazmalıyım


Ozetleme defterine öyküdeki insanları yazarken bu günden geriye doğru gidilirse olayların geçmiş zamana doğru akışı daha kolay izlenebilir/hatırlanabilir


Kişileri gruplandırıp başlıklar altında toplanabilir


Örneğin

İşyerimdeki insanlar


Okuldaki insanlar/hocalar


Oturduğum semtteki insanlar


Bir önceki işyerindeki insanlar


(elbette birincil olarak iletişim kurduğumuz insanlar)


Ancak her iletişim kurduğumuz insan değil bakkaldan bir şey aldığımızda bakkalla aramızda herhangi bir duygu yoksa özetlemeye gerek yok yani kızgınlık/öfke/nefret/sevgi/bir duygu durumu oluşmuşsa deftere yazabiliriz


Bir önceki işyerinde birlikte çalıştığım insanlar


Bu gruplama yöntemine alt başlık açılabilir


İsmini hatırlamıyoruz ama görüntüsü çok net gözümüzün önünde o zaman sarışın/esmer yada kısa boylu mavi gözlü gibi kafamızda en son kalan haliyle not düşerek kişiyi tanımlayabiliriz.


O ana ilişkin mekan mekanın durumu objeler ve yerleri,renkleri


Varsa beslediğimiz hayvanlar/alkol/sigara/bu alışkanlıkları devam ettirmemizi sağlayan duygu demetleri(neşe/öfke/üzüntü)


En son aile uyeleri ve anne babayla bitirilir


Yüzlerce binlerce insan çıkabilir herkesin tonaline göre listesi şekillenecektir elbetteki kimseyi atlamadan yapmak gerekiyor


Kişilerle yaşanan duygu durumlarının içine yani o ana geri dönerek o duygunun içine yeniden girerek yapmamız gerek.


Amaç olaydaki duyguyu yakalamak haklı çıkmak yada çıkmamak değil


Gözlerimizi kısarak yapabiliyorsak öyle yapalım yada kapatarak ta yapabiliriz


Başımızı soldan sağa yumuşakça çevirirken nefes alıp tekrar sağdan sola çevirirken nefes verelim nefes yine çok kırıcı olmamalıki baş ağrısı yapmasın


Özet kuşağı


belimize göbek deliğimizin üstünü kapatmayacak şekilde bir kuşak bağlayabiliriz.kuşak hem iyi hissettirir hemde nefes kontrolune yardımcı olur


Öykünün geçtiği yeri ve öyküdeki kişiyle aramızdaki duyguyu özetledikten sonra olayın son karesinde nefesi içimize çekerken ondaki lifçiği geri alıp bizdeki lifçik uzantısını nefesi dışarı vererek (üfleyerek iade etmek gerekiyor)


Bu esnada göbek deliğimizde lifçiklerin uzantısını duyumsamaya çalışalım


Özet yerinde uyumayalım uykumuz gelirse ara verelim ama kesinlikle özet yerinde uyumamalıyız (savunmasız ve açık haldeyiz)


Ozeti buyuk boy karton kutuda da yapabiliriz bir kaç koyu renk örtüyü (mümkünse siyah)birleştirerek masa sandalye yada ip düzeneği yardımıyla bağlayarak çadır oluşturarakta yapabiliriz,bim'de satılan ucuz çadırlar var satın alabiliriz.


En kullanışlısı karton kutudur koli bantı yardımıyla büyüklüğü ayarlanabiliyor


Altımiza bır minder sırtimızı duvara yaslayacaksak sırtmıza da minder koyabiliriz bağdaş kurabiliriz,yada bacaklarımızı uzatabiliriz


Özetleme yapılırken günde 50/100 kişiyi özetlemeye başladıysak mutlaka bir sorun var demektir.


Herkesin hızı farklıfır ama burada ihtiyacımız olan şey hız değildir belki bütün gün belki 2-3 gün aynı kişiyi özetleyebiliriz önemli olan ekmek çıkmasıdır bizi bir daha aynı tekrara düşürmeyecek titizlikle özetlemektir


Özet öyle 20 günde bitmez aylar sürer bir yıl sürer belli olmaz bildiğimiz şey şudurki özeti kesintiye uğratmamak gerek


Özet arada bir yapilamaz ve günlük rutinlerin arasına sıkıştırılamaz işi gücü bırakıp yaşamın birınci önceliği olarak ele alınmalıdır


Bu konuda kafa karışıklığı yaşamaya gerek yok ölüm varken başka hiç birşeyin önemi yoktur,tonal bi yere filan kaçıyo degildir taş gibi durur


Özet bitince fotoğraflar biriktirilmiş hatıratlar ikonlar objeler ağır öykü yükü ne varsa toparlanır özet kutusu/kolisi:çadırı bezi neyse artık hepsi toparlanır ve yakılır.


Özet kuşağı bizde kalabilir


Artık anı ve öykü biriktirilmez fotoğraf çekilmez hediye alınmaz ve verilmez/telefon rehberimiz eskisi gibi olamaz hatta numaramızı değiştirmeliyiz artık ufak ufak çevremizde bir sis perdesi oluşturmamız gerekmektedir


Kolay ulaşılabilir durumda olmamalıyız yeniden öykü oluşturmak demek oturup yeniden özetlemek demektir


Artık bize herhangi bişeyin yapışmasına izin veremeyiz yada tonalden bişeye yapışamayız


Kendi yaşam öyküsünün izini süren savaşçı artık iyi bir iz sürücüdür kimse onun izini süremez o istemediği sürece ulaşılamaz tonali küçuk ama sağlamdır ve kusursuzdur


Son söz olarak


Savaşçılık yolunda gönüllüler yoktur bıçak sırtı bir hatta hep dik ve hakikaten sırttan gidiş vardır kartalın yanından sıvışıp sonsuzluğa bilet almak fikri bu mücadeleye değer bunun için kişinin yaşam tutkusu ve bir arayışı olması gerekir.:))


Sevgiler savaşçı dostlar :))

8

Cvp: Özetleme

Bilinçsiz, sıradan rüyalar büyücülüğün alanında değildir. Eğer rüyaların da belli bir ilişkiler ve olaylar geçmişi olduğunu öne sürüyorsanız zaten bu bilinçsiz - sıradan rüyalarınız da sizin günlük yaşamınızdan geliyor.

Özetleme sadece yapılabilir, anlatıldığı şekilde...Bunun dışında özetleme yapılmasını sağlayacak kendi kendine dalgınlıklar ve sanrılar özetleme işlevi gibi varsayılmaz.

Özetleme bir fotokopi makinesi gibidir. Bir ikame bilinç oluşturma. Ayrıca enerjinin kanalize edilmesi. Özetlememizin konusu olacak belirli olaylar yoktur. Tüm geçmişimiz özetlenmelidir.

Özetleme her ne kadar bitmez diye anlatılsa da, etkileri gözlenir ve enerjimizi kontrolümüz altında tutmamız sağlanabilir.

Genelde bir uygulamadan anlık etki bekleriz. Özetleme yapınca aynı anda bişeylerin değişmesini veya bişeyler kazanmayı umarız. Ama etkiler çok kapsamlıdır. Önce özetleme yaparsınız sonra istenmeyen davranışlarınızı gözlemlersiniz, sonra bağzı davranışları silersiniz, sonra düşüncelerinizi gözlemler silersiniz, sonra rüyalarınızda erke bedeninizi şekillendirirsiniz, sonra tonalınız tam bir dönüşüme uğrar... Bu kadar basit olmasa da herşey bir biriyle bağlantılı.

9

Cvp: Özetleme

Kitaplarda özetlemeye en çok enerji kaybettiğiniz olaylardan başlamanız söyleniyor. Bu olaylardan birtanesi de cinsel edimler.

Şimdi şöyle bir durum var; eğer özetlemeye başladığın halde cinsel edimlerini durdurmazsan, günlük zamanında enerjini kaybetmeye devam eder ve özetleme listen de dolmaya devam eder. Ayrıca özetlemenin mutlak bir yalnızlık ve herşeyden uzaklaşarak yapılması anlatılıyor.

Zaten tek seferde özetlemeyi bitirmek imkansız devamlı hatırlanan ince olaylar olacaktır. Kitaplarda Castaneda, Florinda, Soledad, Taisha Abelar'ın bu konulatda bilgileri mevcut, en iyisi burada sormaktansa kitaplar daha uygun bir referans.

Ama senin asıl sormak istediğin günümüzde savaşçılar bu durumlarla nasıl başediyor diye bir soruysa, başka tabi...

10

Cvp: Özetleme

Armando Torres - Özetleme ( Pasajlar )

1- Bütünselliğimizi tekrar elde etmek.

2-Enerjimizi kendimize anımsatmak.

3-Enerjinin tasarrufu ve onun tekrar kazanılması.

4-Geçmişini kendine anlatır,sihirli konjektürü - birinin yazgısı içine çekildiği doğru anı arar,tüm konsantrasyonunu bu nokta üzerinde uygular ve niyetin bağcıklarını çözer.Büyücüler uzaktaki hayatımızı yaşadığımızı söylerler,sanki bir anıymışçasına.

5-İnsanlarla altına imza attığımız heyecansal taahhütler,hepimizin yol boyunca yapyığımız yatırımlar gibidirler.Mirasımızı böyle boşu boşuna harcamak için deli olmak gerek!

6-Yeniden tam olmanın yolu bu yatırımı tekrar elde etmek,enerjimizle barışmak ve duyguların ağır yükünü dağıtmaktır.

7-Büyücülerin keşfetmiş olduğu en iyi metot,kişisel tarihimizin olaylarını bizler onları tamamen hazmedene kadar kendimize anımsatmamızdır.

8-Özetleme bizi geçmişten çıkarır ve şimdinin içine yerleştirir.

9-Enerji aleminde zaman ve uzay gibi şeyler bulunmaz.Böylece olayların geçtiği zamana ve yere dönmek ve onları tekar yaşamak olanaklıdır.Bu çok zor değil,zira hepimiz yaralandığımız yeri çok iyi biliyoruz.

10-Özetlemek,kılı kırk yaran sistematik bir araştırma içinde,acımasızlıkla boyun eğdirerek,rutinlerimizin izini sürmektir.Bu hayatımızı hem de ardışık bir zaman olarak değil,bütünlüğü içinde tahayyül etmemize imkan veren bir etkinliktir.

11-Özetleme eski görücülerin mirasıdır,temel ve uygulama büyücülüğün özüdür.O olmadan yol yoktur.

12-Özetleme yapmamış çömezler sivri dilli biçimde ''radyoaktiflik''le ilişkilendirilir.

13-Özetleme,temel bir hijyen davranışıdır.

14-Carlos,dikkatimizin bir sabitlenmesi olarak betimlediği,enerji akışını bloke eden bir ışıltısal durgunluk türüne dikkat çekti.Bunun gerçekleri göğüslemeyi reddettiğimizde,kaçamakların ardına sığınarak kendimizi korumaya çalıştığımızda ya da zorlu etkinlikleri beklemeye bıraktığımızda veya bizi boyunduruğu altına alan taahhütleri onayladığımızda ortaya çıktığını söyledi.Bu tür durgunluğun sonucu,kişinin kendi başına var olmayı kesmesidir.Hayatında aldığı kararlar zincirinin baskısıyla itaatkarlaşır,artık kararlılıkla davranamaz ve koşullar içinde debelenir.Bu durumda nihayetinde ruhsal ve fiziksel bir sakatlığa gidebilir ve ancak özetleme sırasında çözüme kavuşturulabilir.

15-Özetleme,temelde etkileşimlerimizin neden olduğu bir yaralanmalar listesi yapmaya dayanır.Bize ait olanı massetmek ve başlarına ait olanları iade etmek için,önemli olayların vuku bulduğu anlara kadar geriye dopru gitmek bir sonraki adımdır.

16-Bir savaşçı gününü geri sarmakla başlar.Söyleşilerini yeniden kurar,anlamları deşifre eder,yüzleri ve isimleri anımsar,nüansları ve anıştırmaları arar,kendi heyecansal tepkilerine ve başkalarınınkine neşter vurur.Hiçbir şeyi gelişigüzel bırakmaz,günün anılarını bir bir toplar ve nefes alıp vermeyle temizler.Hayatının katagorilerini de bölümlerini de inceler.

17-İstenç dışı biçimde canlandırırız kafamızda;sessizce onların izini sürmek yerine,onları yargılarız ve içtenlikle onlarla etkileşiriz.Bu acıklıdır.Bir savaşçı bu fırsattan yaralanır,çünkü rastlantıyla geliyormuş gibi görünen bu anılar,sessiz yanımızdan gelen uyarılardır.

18-Özetlem için,özel koşullar gerekmez.Herhangi bir zamanda alıştırmalar denenebilir;onu yapmaya uygun hissettiğimiz herhangi bir anda.

19-Savaşçılar,yürürken,banyodayken,çalışırken veya yemek yerken,mümkün olan her defa özetleme yapar.Önemli olan onu yapmaktır.Duruş önemli değil.Tek gereklilik,fizik bedenin bizden dikkat talep etmemesi ve anılarla iç içe girmemesi için rahat olmaktır.

20-Bir olayın yerini belirleyip de detaylarının her birini yeniden canlandırınca,geride bıraktığımız enerjiyi tekrar elde etmek için lifçikleri nefesle almalıyız ve başkalarının bizde bıraktığı lifçikleri nefesle vermeliyiz.Nefes büyülüdür,zira hayat veren bir işlevdir.Bu tip soluk alıp vermeye büyücülerin ''olayı yellemek''dediği,başın yanal bir hareketinin eşlik etmesi gerektiğini açıkladı.

21-Birşeyi tekrar elde etmeye çalıştığınız sırada nefes alın ve size ait olmayanları nefesle verin.Bunu tarihinizin bütünselliği ile yaparsanız,düğümlenmiş anılar zinciri içinde yaşamayı keseceksiniz ve şimdi üzerinde odaklanacaksınız.Görücüler bu etkiyi,nesnelerle olduğu gibi yüzleşmek ya da zamanı nesnellikle görmek olarak tanımlar.

22-Alıştırmayı psikojik bir sorguyla karıştırmayın.Eğer yorumlara ihtiyacınız varsa,o zaman psikiyatra gidin!Size bulunduğunuz ahmaklık içinde devam etmeniz için neler yapacağınız söyleyecektir.İbret almaya çalışmayın.

23-Özetleme,iz sürmenin belli bir amaç için geliştirilmiş bir formudur,yüksek stratejik bir duyumla girişilmelidir.Bu,anlamak ve varoluşumuzun içindekine çeki düzen vermek;olduğu gibi görmek,vicdan azabı,kınama ya da tebrik olmadan,tam bir ilgisizlik ve akışkanlık ruhuyla,humoru görmek meselesidir,çünkü tarihimiz içindeki herşey,bir başka şeyden ve nihayetinde geçici olan bütün etkileşimlerimizden daha önemli değildir.

11

Cvp: Özetleme

Nefes Alış Teknikleri

Şimdi ‘duygusal yaraları iyileştirmek’ için özel nefes alış tekniklerini tam olarak nasıl yapacağınızı öğreneceksiniz. Bu tekniklerin, sâdece ‘duygusal yaraları iyileştirmek’ için kullanıldığını anlamak önemlidir; bunları başka türlü kullanmak, güçlerini kısmen kaybedişlerine yol açacaktır ve sonuçlar da önemli ölçüde azalacaktır.Daha önce, sırayla, yeniden elde etmeğe ve bırakmaya dâir iki ana tekniği,1. ve 2. tekniği, belirttim. Şimdi de bu başlıca teknikleri çok faydalı olan diğerleri ile birlikte tartışacağız. Tüm nefes alışların, gözler kapalı olarak yapıldığını ve dâirevî nefes alış dışında, burundan yapılmak durumunda olduğunu kaydedin.


1. Nefes Tekniği

İsim: Bu, 1. teknik olarak adlandırılır, aynı zamânda nefes almak olarak da bilinir, çünkü vurgulanan budur.Ne zamân kullanılır: Bu başlangıç nefesi olarak, sandığa girdikten hemen sonraki ânda (3. Adım) ve onarım aşamâsında (6. Adım) gerekliolduğu takdirde kullanılır.

Amaç: (1) Nefes alış ‘duygusal yaraları iyileştirmek’ için uygun odaklanmayı ve dikkat hâlini sağlamağı amaçlar(2) ‘Duygusal yaraları iyileştirmek’aşamâsında, kayıp enerjiyi telâfi etmek ya da geçmişte kaybettiğimiz varlığımızın bir niteliğini yeniden kazanmak için kullanılır.(Örnek, neşe, güven)Süreklilik: Gerekli olduğu kadar, kendi duygunuza göre.

İşlem: Nefes almağa başlamadan önce, doğruca önünüze bakın ve ciğerlerinizdeki tüm havayı dışarı atın.Başınızı sağa bakmak için döndürün;sonra başınızı sola bakmak için döndürdüğünüzde, nefes alın, nefes alışınızıhareketle eşgüdümlü yapın. Böylece tam olarak sola baktığınız sırada,ciğerleriniz ve karnınız nefes ile doludur. Başmızı yine tam önünüze bakmak için hareket ettirin, nefesinizi tutun. Yine tam önünüze baktığınızda,nefes verin, tıpkı başlangıçta yaptığınız gibi. Süreciniz bunu gerektirdiği müddetçe bu adımları tekrârlayın.Resim ıo, yukarıdaki paragrafta açıklanan hareketleri gösterir (söz konusu kişi yukarıdan görülür).


Doğruca önünüze baktığınızda nefes verin

2. Başınızı hava olmadan sağa döndürün

3. Başınızı sola döndürürken nefes alın.

4. Başınızı öne çevirirken nefesinizi tutun.


2. Nefes Tekniği

İsim: Bu, 2. teknik olarak adlandırılır, aynı zamânda nefes vermek olarak da bilinir, çünkü vurgulanan budur.Ne zaman kullanılır: Bu onarım aşamâsı sırasında, gerekli olduğu takdirde kullanılır (6. Adım).

Amaç: Bu birkaç amaç için kullanılır: (i) Geçmişte bir diğer insandan aldığımız ve bize âit olmayan duygular, tekrârlanan düşünceler ya da davranışlar olarak deneyimlediğimiz yabancı enerjiyi bırakmak (örnek, ebeveynler,eski sevgililer); (2) Özgürlüğümüzü engelleyen söz verişleri yada enerjisel buyrukları sona erdirmek; (3) Davranış tarzları ya da duygusal alışkanlıkları bırakmak (bir şeyden korkmak, kin, güvensizlik); (4) Terkeden, terk edişini hiçbir zamân kabûl etmediğimiz insânlara elvedâ demek ve bunlardan özgürleşmek.

Süreklilik: Gerekli olduğu kadar, kendi duygunuza göre.

İşlem: Doğruca önünüze bakmak ve nefes almakla başlarsınız. Nefesinizi tutarken, ciğerleriniz ve karnınız hava ile dolu olarak, başınızı sola çevirin. Sonra, başınızı sağa bakmak için çevirdiğinizde, yavaşça nefes verin, nefes verişinizi bu hareket ile eşgüdümlü olarak yapın ki,tam olarak sağa baktığınız sırada, ciğerleriniz boşalsın. Şimdi, hiç hava olmadan, başınızı tam olarak öne döndürün, sonra tüm sürece yine başlayın,buna gerekli olduğu kadar devâm edin. (Bakınız Resim 11)

1. Doğruca önünüze bakmak ve nefes almakla başlayın

2. Başınızı sola çevirirken nefesinizi tutun

3. Başmızı sağa çevirirken yavaşça nefes verin.

4. Havasız doğruca önünüze bakmak için dönün.


3. Nefes Tekniği

İsim: Bu süpürücü nefes alış olarak anılır ve önceki iki nefes alış tekniğinin bir özetidir. Bâzen âcil nefes alış olarak da anılır, çünkü bunu onarım gerektiğinde ve siz o ânda hangi nefes alış tekniğine ihtiyâç duyduğunuzu açıkça bilemediğinizde kullanırsınız.

Ne zamân kullanılır: Bu onarım aşamasında kullanılır (6. adım).Bunun kullanımı isteğe bağlıdır, çünkü bu nefes alış 1 ve 2. tekniğin yerini tutar. Bu tekniğin kullanımının ne zamân uygun olduğu şu basit örnek ile anlaşılır: Yeniden kazanmak gereken büyük bir enerjiyi kaybettiğinizde ve kurtulmak durumunda oluduğumuz bir olaya dâir söz verişi ele almak sırasında. İşte burada, enerjiyi yeniden kazanmak için ilk olarak 1. Nefes Tekniği’ni ve sonra bu sözden kurtulmak için 2. Nefes Tekniği’ni kullanışın gelişmiş işlemi yerine, bu süpürücü nefes alış tekniğini kullanabilirsiniz.

Amaç: Bu 1. ve 2. Nefes Alış Teknikleri ile kesin olarak aynı amaç için kullanılır.

Süreklilik: Gerekli olduğu kadar, kendi duygunuza göre.

İşlem: Sağa bakmakla başlarsınız. İlk önce, sola döndüğünüz aynı sırada nefes alın, sonra tekrâr sağa döndüğünüzde nefes verin vs.

1. Hava olmadan sağa bakmakla başlayın

2. Başmızı sola sağa bakmakla çevirdiğinizde başlayın nefes alın

3. Başmızı sağa çevirirken nefes verin

4. Başmızı sola çevirirken nefes alın


Süpürücü Nefes Alış* 1. ve 2. Nefes Alış Tekniği’ni, süpürücü nefes alış ile özetlemek (summarize) yerine, kullanmağı tercih ederim, çünkü yeniden kazanmak ve bırakmak ânı ayrı olduğunda, enerji işleyişinin daha kesin olduğunu fark ettim. Fakat somut bir açıdan, bu nefes alış özetinin(summary) de yararlı bir araç olduğu doğrudur.


4. Nefes Tekniği

İsim: Bu teknik dâirevî nefes alış olarak anılır.

Ne zamân kullanılır: Bu, söz konusu sandık kullanılmadığında, tek bir olayın ya da yalnız ‘duygusal yaraları iyileştiriş’in dâhilinde bir dizi olayın yaralarını iyileştirmeğe başlamak için kullanılır. Bu genelde tüm yaşamlarının ‘duygusal yaralarını iyileştirip’ bitiren, fakat aynı zamânda bundan itibâren meydana gelen anlamlı olayların ‘duygusal yaralarını iyileştirmek isteyen kişiler tarafından kullanılır.

Amaç: Bunun amacı derin bir konsantrasyon seviyesi sağlamak ve ‘duygusal yaraları iyileştiriş sandığı kullanılmadığında beden hâfızasım odaklamaktır.

Süreklilik: Gerekli olduğu kadar, kendi duygunuza göre. Gerekli sürey aşmamak önemlidir; aksi takdirde, başınız döner veyâ mideniz bulanır.

İşlem: Bu nefes alış, başınızı dâirevi biçimde döndürürken yapılmak durumundadır. Doğruca önünüze bakarak başlayın,başımız sağ omzunuza yakın eğik olsun. Sonra yukarı doğru, sol omzunuza doğru, yavaş dâirevî bir hareket yapmağa başlayın. Siz bunu yaparken, burnunuzdan nefes alın. Bir kez sol omzunuza ulaştığınızda, durmadan dâirevî hareketini zedevâm edin, bu kez aşağıya doğru ve sağ omzunuza doğru... Siz bunu yaparken, yavaşça ağzınızdan nefes verin.Bu, ağızdan nefes alışı içeren, ‘duygusal yaraları iyileştirmek’ için tek nefes tekniğidir. Bu ağızdan yapılan nefes veriş, bir balona çok yavaş üflemeğe benzemeklidir. Başlangıçta, hareketleriniz çok yavaş olmak durumundadır.Siz devâm ettikçe, dâirevî hareketiniz giderek biraz daha hızlanacaktır. Fakat, hareketleriniz şiddetli olacak denli çok hızlı olmamak durumundadır.Bu tekniği nasıl hissettiğinize bağlı olarak, iki ilâ beş dakika yapın.