Eski SessizBilgi - - - - - Yeni SessizBilgi
Alt Limit:
Kaç tane -->

ruya farkindaligi


Köyün Delisi - Posted on 18 Kasım 2009


Rüya ile ilgili söylenebilecek birşey yok aslında, yani ya hatırlarsın ya da hatırlamazsın.


Rüya farkındalığından önce rüyanın hatırlanması lazım :)


Bu konuya böyle başlayalım mı? Rüyaları hatırlayabilmek için ya da rüya farkındalığı için neler yaptınız şimdiye kadar ?



creative tarafından Çrş, 18/11/2009 - 18:57 tarihinde gönderildi.


Okuduklarımdan biri uyanınca görüleni yazmak, mesela bunu yapıyorum. Ben genel olarak hatırlayanlardanım, sadece sabah apar topar kalkmaz isem, bir yere yetişmek vs. gibi hatırlıyorum.


Yalnız 2 ruya halini ayıracak mıyız. Biri uyanınca hatırlanan, digeriyse uyanık rüya. Bu konularda ruya hakkında birşeyler de söylense fena olmazmı, bilmeyenler için.


Sevgili uğurböceği, böle rüzgar gibi bir savaşçı ruhu var yazılarınızda, bu yüzden çekiniyorum aslında ama özeniyorumda:))



Köyün Delisi tarafından Çrş, 18/11/2009 - 22:23 tarihinde gönderildi.


birileri yazsada hep birlikte sebeplensek diye açmıştım başlığı :)


küçüçük bir ugurboceenin Yaratıcı yanında konuşmaması lazım ama, dilimi eşek arısı soktu geçenlerde, büyüdü de büyüdü, ne çekincesi, ben eğleniyorum sadece, siz de eğlenin :))



sonsuz tarafından Çrş, 18/11/2009 - 23:26 tarihinde gönderildi.


Rüyaları hatırlamak için öncelikle hatırlama niyetine girmek gerekiyor. Bunun içinde uyanır uyanmaz henüz rüya uçup gitmeden önce bir kaç anahtar kelime yazmak için yatağın hemen yakınında bir defter kalem bulundurmanın kendisi bile rüyayı hatırlama oranını arttırır. (Yazılmasa dahi)



Köyün Delisi tarafından Cmt, 21/11/2009 - 02:33 tarihinde gönderildi.


Genelde her gece dipsiz bir kuyuya düşüp, sabah zor bela çıktığım ve rüya konusunda çok az şey hatırladığım için denediğim şeyleri yazayım :)))


Rüya kesesi, ince pamuklu bir kumaşın içine eşit miktarda “nane, gül, papatya, biberiye, lavanta, mercanköşk” karıştırılıp uyuma yastığının yanına konur.

Her bir otun, başka bir anlamı vardı, papatya mesela derin uyku için, nane can sıkıcı rüyaları engellemek için gibi şeylerdi.

Kese koku geçirecek kadar ince kumaştan ama dağılmayacak kadar sağlam bir kumaştan yapılmalı, dağılınca yataktan onları toplaması zor oluyor :))) kese dağılınca bir daha yapmadım zaten


Çalar saat, uykusuz bırakan bir yöntem ama işe yarar tarafları da var, belirli aralıklarla (2-3 saat gibi) saati kurup gece sürekli uyanıyordum, bu uykunun derinleşmesini engelliyor ve uyanmadan önce görülen rüyaların hatırlanmasını sağlıyor,


Işık – ses, gibi dış uyaranların da etkisi aynı, yani derin uykuya geçişi engellemek, rüya sırasında farkındalık sağlamak. Dış bir uyaran olunca, o alışkanlık yapana kadar hem rüyada hem de yatakta olduğunuzun ayrımını sağlıyor, rüyada uyanmak kolaylaşıyor


Dar bir yüzük, bere, sıkı bileklik vs gibi şeylerin de etkisi aynı, kesintisiz/derin uykuyu engelliyor, uyku derinleşmediği sürece rüya hatırlanabiliyor.


Rutinleri kırmak, yani bir nevi yapmama, yataktaki alışılagelmiş pozisyonların yerine ayak ucuna yastığı koyup uyumak, yatağı yan kullanmak, çapraz yatmak vs. gibi şeyler de benzer etkiler sağlayabiliyor. En keskini yatar pozisyonda değil oturur pozisyonda uyumak :)

Yada her gece evin başka yerinde yatmak :) bütün bunlara alışınca her şey eski haline dönüyor, yani hatırlamamaya :))


benzer kullandığınız şeyler var mı?



yora tarafından Per, 24/12/2009 - 15:40 tarihinde gönderildi.


Böyle sizi uçuran bir farkındalık rüyası gördüğünüzde bırakın hatırlayamamayı ilelebet bütün detaylarıyla üzerinize kazınır .Adınızı bile unutursunuzda o rüyayı unutmazsınız.geriye kalan rüyalar zaten önemi olduğu ölçüde size kendisini hatırlatır.Ne kadar önemli ne kadar farkındalık dolu o kadar hatırlanası doğru orantılı birbiriyle.Birde bence kabuslar süper bir basamak kabusları doğru kullanınız efenim tırım tırım kaçmayınız.Yani yusuf yusuf olduğunuzda bir çıkış aradığınızda bir dk ula ben rüyada olabilirmiyim deyip eye of the tiger'ı mırıldanmaya başlayabilirsiniz.Sonrada gelsin cümbüş zaten.



Köyün Delisi tarafından Per, 24/12/2009 - 17:52 tarihinde gönderildi.


o tür rüyaları ayrı tutuyorum, zira ben onları hatırlamıyorum, onlar kendini unutturmuyor yıllar geçse bile,

ancak bu rüyaların sayısı bende çok az, bu kadar uğraşı bu az sayıyı arttırmak için,

kabus hiç görmedim, uyku pozisyonum kabusları azaltıyormuş zaten,

ben genelde bu ne saçmalık, benimle ne ilgisi var şeklinde uyanıyorum :)


umarım siteye katılışınız, sessiz çoğunluk için bir "yora" olur :)



Rüya görmede bileşim noktasının konumu

mescalito tarafından Cmt, 26/12/2009 - 17:08 tarihinde gönderildi.


Rüya görme konumunda bileşim noktamız yerinden oynar.Hatırlanmayan rüyalar sıradan rüyalardır.Sıradan insan yatağa girer löbedenek diye kesintisiz blok bir uyku uyur savaşçının blok uyuması söz konusu diildir çoğunlukla kesintilidir.bileşim noktasının sabitliğini kırmak için tensegrity çalışmalarına ağırlık vermek gerekir,özetleme döneminde kişi geçmişinin farklı bölümlerine doğru bir hatırlama yaptığı için bileşim noktası yaşanan o ana doğru kaydığı için özet dönemindede rüyalar çoğalabilir.İz sürücülerin tonali rüya görücülerden daha güçlü olduğu için rüya görme konumuna geçişleri ve bileşim noktalarının esnekliği rüya güörücülere göre daha katıdır.Doğduğumuz andan başlayarak giderek bileşim noktamız sabitlenir bu dünya bizim için bileşim noktamızın tanıdığı ve sabitlendiği bir yerdir.Biz rüya görme konumunda bileşim noktamız yerinden oynar ve başka bir dünyaya gideriz orayı çok fazla betimleyemeyiz ancak bildiğimiz nesnel dünyanın hiç bir referansının geçerli olmadığı bir yerde olduğumuzu biliriz.Ancak çiftimiz çok tecrübesiz olduğu için o dünyalarda bir bileşiklik sağlayamayız çoğunlukla korkarak uyanırız.Orada bileşiklik sağlamak hatta bir adım atmak erk miktarımızla orantılıdır.bir gram erkimizle bunu başaramayız ancak her deneyim bileşim noktamızın daha çok esnemesine çiftimizin daha çok güçlenmesine yol açar.Bu arada bizim merak ettiğimiz dünyalara kısa bakış attığımız anlarda inorganiklerde bizi merak edip bize çekilirler daha doğrusu erkimize çekilirler onlarda taze erk peşindedirler evren yırtıcı avcılarla doludur.inorganikler biçimleri olmayan farkındalıklı varlıklardır.Onlara fazla takılmaya gerek yok özgürlüğünün peşinde olan savaşçı oralarda fazla takılmaz ancak inorganıklerin dünyasını merak edenler daha çok o bileşim noktasına kayarlar.bize çok yakın bir noktadır o karşılaşmalarda erk kaybetmek olasıdır.İlk zamanlar çok erk kaybetmiştim saldırılarda güçlendikçe karşı koymayıda oğrendim.

Ama onların dünyasını merak etmiyorum genelde şöyle bir hata yapılıyor kişi gördüğü rüyaları kendi kişisel yetisi sanıyor ve oralarda çok zaman kaybediyor,bu hataya düşmeyin sizin deneyimleyeceğiniz bir sürü değişik bileşim noktası konumunun olduğunu unutmayın.



Dün gece rüyamda düştüm de

Efsunn tarafından Sal, 29/12/2009 - 17:02 tarihinde gönderildi.


Dün gece rüyamda düştüm de düştüm, düştüm de düştüm.Nereden düşüyorsam artık:) bir türlü sonlanmadı. İnsan bi tuhaf oluyor. Gerçek gibi.Uçakta boşluğa düşüldüğü zaman Böyle midesi falan kalkar ya insanın.. Hah aynen öyle. Rüya olduğunu bilmeniz bile fayda etmiyor. Çoğu insan görmüştür bu rüyayı.Ben ayda bir düşerim:) Acaba, hiç düşüşün nasıl sonlandığını gören var mıdır?



düşüş

Köyün Delisi tarafından Çrş, 30/12/2009 - 20:23 tarihinde gönderildi.


normalde mekansız bir yerden düşerim, yani nereye düştüğümü yada nereden düştüğümü bile bilmeden ama son düşüşümde anormal bir hızla yere yaklaşmış olmama rağmen çok yumuşak bir düşüş yaşadım yeşil bir ormanın yumuşak toprağına... güzeldi



Rüya ile başladı

füsun tarafından Pzr, 24/01/2010 - 18:56 tarihinde gönderildi.


Kızıma sarılmış yatıyordum,gece 2 gibi komşuların gürültüsüyle uyandım,tam arkamı dönücektimki tavana bakakaldım çünki içimden bir ses HAZIR OL dedi.Yatakta zıplamaya başladım sonra vantilatör hızıyla dönüp küçücük kaldım ışığa doğru uçmaya başladım yanıcağımı hissettim ve ampule tükürdüm,bu arada yatakta benle beraber kalkmıştı kızımın saçlarına tutunabildim ve düzeldi her şey birden düzeldi kendime geldiğimde pencereden kırmızı bir ışık saçılıyordu kızımın saçlarına vurmuştu adeta kıpkızıl parlıyordu.HAZIR DEĞİLİM 7 BOĞAYLA GÜREŞSEM BU KADAR YORULMAZDIM BENİ BIRAKIN dedim ve uyudum.

Sabah gömlek ütülerken bu gördüğümü kızlara anlatmaya başladım,büyük kızım elinde havluyla şok olmuş odaya geldi.

ANNE O SENMİYDİN GECE ODADA FIRTINA KOPTU YATAK YUKARI DOĞRU YÜKSELDİ BEN KABUS GÖRDÜM SANDIM dedi.Sustum...



Bir daha iş yerinde yazılarını okumama kararı alıcağım galiba... Çünkü bu kadar gülünce dikkat çekici oluyor....:D ( burada da ikon yok değil mi?)

Yazdığın tüm yöntemlere katılıyorum, hemen hepsi tavsiye ettiklerimde işe yaradı. Kendi adıma ise doğduğum andan itibaren böyle bir sıkıntım olmadığından Bir yöntem kullanmadım. Ama kabus ve çaldırma konusunda pek tabiki sıkıntı yaşadım hemde en harbisinden. :D Bunu ise öncelikle bilgilenerek, sonra korkmayarak, doğru nefes ve egzersizlenerek ve de (bu kısmı hoşunuza gitmeyebilir ama; ) nikotin alarak çözdüm.

Düşmeye gelince, bu çok ilginçtir evet psikolojik birçok açıklaması mevcut.Artık sıklıkla olmasa da genede arada görüyorum. Yere konabiliyorum bende. Geçmiş hayat versiyonlarımdan birinde (yada akaşik kayıtlardan öyle) ölümümüm böyle olduğunu gördüğümden beri yumuşak düşüş uyguluyorum. :D

Tabii bu yazdıklarımdan tüm rüyalarımı kontrol edebildiğim sonucu çıkarılmasın lütfen,daha o mertebeye ulaşamadım. :D



Çok güzel. Siz doğuştan rüya görücü olabilirsiniz sevgili phbnn. Rüyalarımı dönem dönem çok net hatırlarım. Uzun uykular arkasından daha net hatırlarım.



:D görücü mü? :D evet tabii ama bazen acaba örücü müyüz diye düşünüyorum... :D

Benden daha iyi bilenler uzun uykular arkasından olanla kısa kesik uykularda görülen rüyalar arasındaki farkı sanırım açıklar...



Sessizbilgi Listele - - - - - Yeni Siteye Dön