Zuleica bana, eğer rüya kapalı bir yerde gerçekleşecekse,
bunun en iyi yolunun tam bir karanlık içinde dar bir yatağa
uzanarak, üzerinde oturarak, daha iyisi, tabuta benzer bir
sandığın içinde oturarak yapılması olduğunu söyledi. Dışarıdaysa
rüya görmenin bir mağaranın korunaklılığında, su çukurlarının
kumluk yamaçlarında ya da dağlık bölgelerde bir
kayanın üzerine oturarak yapılabileceğini; ancak asla bir vadide
düz bir zemin üzerinde, ırmakların, göllerin ya da denizin
kenarında yapılmaması gerektiğini düşünüyordu; zira
düz alanlar ve su kenarları, ikinci dikkatin tam karşıtıymışlar.
Onunla yaptığımız her seans gizemli işaretlerle yüklüydü.
İkinci dikkat üzerinde tam bir başarı sağlamanın en emin
yolunun, ayinsel devinimler, monoton ezgiler, karmaşık hareketlermiş
çünkü. DUZ ALANLAR IKINCI DIKKATIN TAM KARŞITIYMIŞ... Yorumlarınız, deneyileriniz?