1 (Düzenleyen: Gezgin, Düzenleme tarihi: 2020-07-29 04:56:42)

Konu: Bilgi adamı

Bilgi adamı olmak için açık seçik bir koşul yoktur,kimi örtülü koşullar vardır ve kimin bilgi adamı olmayı öğrenebileceğine, kişinin dışındaki bir güç karar verir. Kişinin dışındaki bu gücün, uygun kimseyi, ona olağanüstü bir iş yaptırarak ya da onu bir takım yabansı olayların içine sokarak seçtiğine inanılır. Bilgi adamlığı, insana bir anda bir lütuf olarak verilemez ya da doğaüstü güçlerce ihsan edilemez; tersine, bir sürecin sonunda ulaşılabilecek bir şeydir. Bu yolla seçilen kimse çömez olur, don Juan escogido der buna: «Seçilen kişi.» Ama bir escogido olmak yalnızca bir çömez olmaktan öte bir anlam taşır. Öğrenimle artacağı varsayılan, ufak çapta bir güce artık kavuşmuş gözüyle bakılır kendisine. Ne var ki, öğrenim, sonu gelmez bir arayıştır, ve ilk kararı veren güçten, escogidonun öğrenimi sürdürmeyi başarabilmesi ya da yenilgiye uğraması konularında da benzer kararlar vermesi beklenecektir. . Bu kararlar, öğrenimin herhangi bir aşamasında ortaya çıkan belirtilerle kendini gösterirler. Bu bakımdan, bir çömezin başına gelen herhangi tuhaf bir olay, bu türden bir belirti sayılmaktadır. Bilgi ve erk. Bilgi adamlarinda her ikisi de vardir. Ne ki hiçbiri bunlari nasil elde ettigini anlatamaz.

Bir bilgi adamında sarsılmaz bir istek bulunması, istencini kullanabilmesi anlamındadır. Sarsılmaz isteği olmak demek, kişinin kendisini öğretilmekte olan bilgisinin içinde sıkı sıkıya tutarak zorunlu bir yöntemi uygulayabilecek iradeye sahip olması demektir. Sarsılmaz istek şu öğeleri kapsar:

1-Yalınlık. Bilgi adamının yalın bir yaşam sürdürmesi gereklidir, çünkü yapmak zorunda olduğu şeyler gündelik yaşamda alışılagelmişin dışında olan edimlerdir. Bu nedenle onları her yapışında olağanüstü bir çaba göstermesi gerekmektedir. Bir kimsenin bu denli olağanüstü bir çabayı sürdürebilmesi için önceden belirlenmiş bu tür etkinliklerle doğrudan ilişkisi olmayan başka tür edimlerden kaçınması gereklidir.

2-Doğru yargılama. Bütün edimler önceden belirlenmiş ve zorunlu olduklarından, bilgi adamının doğru yargılamaya gereksinimi vardır. Bu kavramla, sağduyu değil, bir edimi gerektiren koşulları değerlendirebilme yetisi denmek istenmektedir. Böyle bir değerlendirmeyi yapabilmek amacıyla, temel olarak, edimin yerine getirileceği anda elde edilmiş bulunan tüm bilgi bölümlerini bir araya getiren bir kılavuz verilmektedir. Böylece bu kılavuz, yeni bölümler öğrenildikçe sürekli değişime uğrarsa da; kişinin yerine getirmesi gereken herhangi zorunlu bir edimin o anın koşullarında en uygun edim olduğu kanısını da o kişiye sağlamaktadır.